Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Çokkültürlülük

Milena Doytcheva

En Eski Çokkültürlülük Sözleri ve Alıntıları

En Eski Çokkültürlülük sözleri ve alıntılarını, en eski Çokkültürlülük kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Frantz Fanon'un [1961] sömürgecilik karşıtı düşüncesinin izinden giderek Taylor, tanınmanın reddedilmesinin sadece bir saygısızlık olmadığını, kurbanlarında “felç edici bir kendinden nefret yaratan vahşice bir kimlik yaralamasi” olduğunu öne sürer. Sonuçları bakımından, tanıma, insanlara gösterilen bir kibarlık değil hayati insani bir gereksinimdir (Taylor, 1994]. Ve bu gereksinime, Taylor'a göre, baskı altında kalan grupların kendilerine dayatılmış, hatalı ve yıkıcı imgeleri yıkmalarını sağlayabilecek, eşitlikçi bir tanıma politikasıyla cevap verilmesi uygun olur.
Sayfa 56 - İletişim Yayınları
Tanıma projesi gerçekte kültürel geleneklerin sürekliliğini varsayar. Hâlbuki “kültürler” bu türden bir sabitlikten yoksundurlar. Kültürcülüğe özgü statik bakış açısının aksine kültürler tanımları değişmeyen bütünler oluşturmazlar, belirgin nitelikleri hareket ve değişimdir . Yaşamaya devam etmelerini sağlayan saflık ve sahicilikten ziyade bu evrim geçirme ve adapte olma kapasitesidir. Kültürel temas durumlarında ödünç alma, değiş tokuş etme ve melezleştirme süreçleri ortaya çıktığında bu dönüşümlerin arkasındaki itici güç dışsal olabilir. Göç gibi yeni toplumsal bağlar içinde yer aldığında kültürler aynen yeniden üretilmezler, bunun yerine antropolojinin kültürleşme başlığı altında incelediği gibi karmaşık yeniden yorumlamaların öznesi olurlar (Cuche, 2004).
Sayfa 119 - İletişim Yayınları
Reklam
Batıda kimlikler, 1960'lardan gelen bir kendini gerçekleştirme ideolojisine cevaben ortaya çıkar. Modern bireyin çok önem verdiği sahicilik, kendine sadakat idealleriyle tanınma talepleri böyle kesişir.
Çokkültürlülük, ilk olarak, toplumun bir özelliği değil, bir ideal ya da bir siyasi programdır. İnsan toplumları her zaman çoğul olmuştur ve kültürel açıdan çeşitlilik arz etmiştir ama bu çeşitliliğe farklı dönemlerde farklı siyasi cevaplar verilmiştir. İkinci olarak çokkültürlülük, en azından ilk ortaya çıktığında, kültürel farklılıklar sorununun bir toplumsal adalet meselesine dönüşmesine tanık olan demokratik toplumlara özgü çağdaş bir yeniliktir. Siyasi bir program olarak çokkültürlülük, kurumsal bir değişiklik, ve daha genel anlamda devlet kurumlarının daha aktif bir rol oynaması anlamına gelir. Dolayısıyla bu bakımdan melezleşme, kozmopolitleşme, kültürlerarasılık gibi biyolojik, estetik veya kültürel çeşitliliğe temel olarak bireysel çözümler sunan cevaplardan farklı düşünülmelidir.
Cemaatçilere göre Rawls'un tasvir ettiği gibi bir liberal devlet mümkün değildir çünkü kendi sonunu hazırlar. Devletin kendisinin, kurumlarının meşruiyetini sağlamak için bir cemaat duygusuna ve aidiyet hissine ihtiyacı vardır.
Reklam
Göç olgusunun sürekliliği önemli dönüşümleri gizler.
Göç alan ülkelerde kültürel farklılık meselesi kamu sahnesinin en önlerinde itiliyor. İslami başörtüsü, sih türbanı, genç kızların sünnet edilmesi, görücü usulü evlilikler, uluslararası çatışmaların cemaatçi şiddete dönüşmesi, ırk ayrımcılığı meselesi, milliyetçi partilerin yükselişi, etnisiteyi "yeni toplumsal mesele" haline getiriyor.
...modern milletlerin köklerini sanayi toplumunun yapısal özelliklerinin gereklerinde aramak gerekir.
...milli toplumda, ortak bir kültür ve eğitimin gereksinimleri tek bir kültürün üstünlüğüne varır: Çoğunluğun kültürü ya da en "asil" kültür kendini azınlık kültürüne dayatır ve onları özgüllüklerinden arındırma eğiliminde olur.
Reklam
... özel aidiyetler, geçmişin artıkları, modası geçmeye mahkum eskilikler değillerdir.
Rawls'ın terimleriyle, pek çok toplumda adil, iyiden üstün olmalıdır; ortak yaşamın kuralları kişilerin varoluşsal tercihlerinin zarar görmemesi için ahlaki açıdan yansız olmalıdır.
Tam özgürlük hiçbir şeyin yapmaya değer olmadığı, hiçbir yükümlülüğün bir diğerinden önemli olmadığı bir boşluktur.
Demokratik bir devlet, eğer demokratik kalmak istiyorsa, tarafsız olmakla yetinmemeli, aksine sivil toplumdaki bu gruplaşmaların bazılarını, toplumun ortak hedefleri ve değerleriyle uyumlu faaliyetleri geliştirmeye yatkın olarak desteklemelidir.
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.