Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kumpastan Tek Adam Rejimine

Cumhuriyet'in Sonbaharı

Merdan Yanardağ

Sayfa Sayısına Göre Cumhuriyet'in Sonbaharı Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Cumhuriyet'in Sonbaharı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Cumhuriyet'in Sonbaharı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aradan geçen 6 yılda , bu kitapta yapılan bütün değerlendirmeler , ileri sürülen görüşler , yapılan analizlerde varılan sonuçlar ve geleceğe ilişkin öngörüler neredeyse tamamıyla doğrulandı. Denilebilir ki , yakın tarihte belki de hiçbir kitap , elinizdeki yapıt kadar yaşam tarafından teyit edilmemiştir.
Elinizdeki kitabın ilk baskısının üzerinden 6 yıl geçti. Yani Ergenekon kumpasinin bir kasırga gibi ortalığı savurduğu , AKP ile Gülen Çetesi arasındaki Cumhuriyet'i yıkmak üzere kurulan kirli ittifakın sürdüğü - ki buna gerici darbe ya da karşıdevrim de diyebiliriz - 2011 yılında . Ilk baskıları hemen tükendi ve aynı yıl üst üste 5 baskı yapıldı.
Reklam
O nedenle , Cumhuriyet'in kaderinin ve günümüz Türkiye'sinin anlaşılması , ihanetin boyutlarının görülmesi için bu kitap yoluyla katkıda bulunmak istedim. Daha da önemlisi , bu kitabın kumpascilara , gerici koalisyona , dinci darbecilere ve siyasal Islamcı harekete yönelik bir karşı iddianame özelliği taşımasını hedefledim. Bu amacima ulaştığımi sanıyorum.
Yukarıda da belirtildiği gibi , yaşam tarafından neredeyse her satırı doğrulanan bu kitabı , zorunlu bazı güncellemeler dışında , Mart 2011'de yazdığım aşağıdaki önsöz dahil , hiçbir müdahalede bulunmadan yeniden görüş ve degerlendirmelerinize sunuyorum.
Başka bir anlatımla Ergenekon operasyonu , Türkiye'nin Amerikanci ve gerici dönüşümünün önündeki engelleri kaldırmaya yönelik bir siyasal planlamadır. Adalet ve Kalkınma Partisi ( AKP) ve Fethullah Gülen Örgütü ( bu çalışmada artık " Cemaat" diye anılacaktır) arasındaki koalisyonun devleti ele geçirme , toplumu teslim alma ve Islamo- faşist bir polis rejimi kurma eylemidir.
Ergenekon operasyonu ve soruşturmasının Cumhuriyet tarihinin en önemli siyasal ve toplumsal kırılma noktalarından biri olduğu açıktır. Bu siyasal hamle ve saldırı üzerinden düşük yoğunluklu bir Islamizasyon projesinin hayata geçirilmek istendiği , artık tartışılmayacak şekilde ortaya çıkan bir gerçekliktir. Dolayısıyla Ergenekon operasyonunun Türkiye'de rejimi daha Islami temellerde dönüştürmeye yönelik örtülü bir darbe olduğu , çok sayıda kanıtla desteklenen kesin bir olgu niteliğindedir.
Reklam
Ergenekon soruşturmasının Cumhuriyet tarihinin en büyük siyasal komplosu olduğu ilerici , sol ve sosyalist çevrelerde giderek genel bir kabule dönüşmektedir.
Ergenekon davaları " Birinci Cumhuriyet'in" tasfiyesi operasyonudur. Insanlığın ilerici birikimine ve Aydınlanma'nin kazanımlarına esastan yöneltilen bir saldırıdır.
Günümüzde bir sınıf olarak burjuvazinin kendi varlığını , egemenliğini , servetini ve iktidarını ahlaki , tarihsel , siyasal ve hatta hukuksal olarak açıklama yeteneğini yitirdiğini söylemek mümkün. Bir sınıf olarak sermaye meşruiyetini tüketmiştir. Bu nedenle kapitalizmin ve yeni emperyalizmin , giderek hoyratlaşan egemenliğini sürdürebilmek için yeniden meşruiyet( toplumsal onay) üretmeye ihtiyacı vardır.
Reklam
Belirtilmelidir ki , bu durum sadece Türkiye'ye özgü bir gelişme de değil , kapitalist dünyada genel bir eğilimdir.
Doğaldır ki , söz konusu özgürleşme kapitalizmin gerektirdiği ve mümkün kıldığı sınırlar içinde - ki bu sınırları yer yer zorlasa ve kimi kez aşsa da - tanımlanabilen bir özgürlüktür. Çünkü modernite , felsefi olarak onu öncelese bile kapitalizmin eseridir.
Demokrasilerin , sınıf esitsizliklerinin , sömürünün ve adaletsizliğin üstünü örten bir şal olduğu gerçeği unutturulmaya çalışılıyor. Tartışma , sadece " daha insancıl " ve " sosyal" bir piyasa ekonomisinin ve düzeninin olup olamayacağı üzerinden yürütülüyor.
Özellikle sol liberaller tarafından demokrasiye ilişkin bütün devrimci ve Marksist eleştirilerin geri çekildiği bir dönemden geçiyor Türkiye. Bir kavram ve sistem olarak demokrasilerin sınıflar üstü olduğuna dair bir efsane üretiliyor. Demokrasi neredeyse ınsanlığın ulaştığı son aşama ve en mükemmel rejim ilan ediliyor. Artık , " burjuva demokrasileri " yok , sadece " demokrasi " vardır.
Yoğunluğu zaman zaman azalsa da çalışmanın devam ettiğini , AKP'nin deyim uygunsa sadece bir " Pirus zaferi" kazandığını söyleyebiliriz.
45 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.