Sadece birbirimize bakıyorduk, göz ucuyla, küçük yudumlar gibi.
Okumaya karar vermemde konusu, türü etkili olmuş olsa da. Bitirdiğimde yazarın üslubuna, kurgusuna, duygu ve olay betimlemelerine hayran kaldığım bir kitaptır kendisi.
Bu zamana kadar okuduğum distopyalardan farklıydı. Çok beğendim. Olayların belirli bir akış tarzı bulunmuyor. Bazen o anı, bazen geçmişte yaşadığı bir ana geçiyor anlatıcı. Alışık olmayanlar için bu konuda okuru zorlayabilir. Onun dışında gerçekten akıcı ve anlaşılır bir distopya. Tavsiye ederim.
Erkek egemenliğin kurulduğu kadınların seçeneklere ayrıldığını anlatan distopya tarzında güzel bir kitap. Acaba sonumuz böyle mi olur? Ki sanmam. Yazarın düşünce yapısını cidden merak ediyorum ve kitabı hala anlamaya çalışıyorum.
Kuşkusuz Handmaid's Tale güçlü bir feminist distopya ancak yıllar sonra tekrar okuduğumda eksik bir şey olduğu hissiyatından bir türlü kurtulamadım. 3,5/5
Kitabı okumaya başlamadan önce kitap ve dünyası hakkında hiçbir fikrim yoktu. Zaten kitap da bana yanlış sipariş üzerine gelmişti ve tamamen öylesine okumaya başlamıştım ama gerçekten mükemmel bir kitap olduğunu ve bunu daha başlarında bile belli ettiğini söyleyebilirim ve kendisi en çok alıntı yaptığım, işaret koyduğum kitap oldu.
-Yazının
#yorum
Aslında arka kapağındaki yazı her şeyi açıklıyor; "Biz iki bacaklı rahimleriz, hepsi bu."
İnanılmaz bir kitaptı. Kadınların bir anda hayatları artık eskisi gibi değildir. Çok acı, kahredici ve hatta çok aşağılayıcı bir hayata geçiyorlar. Distopya kitaplarını severim ama bu bambaşka bir şeydi. Biraz ağır ilerliyor ve kendini tekrar eden yerleri var evet, bu ara ara sıkabiliyor. Erkek egemenlik, feminizm, muhafazakar bir topluluk her şey vardı. Ben böyle bir kitap hiç okumadım. Mutlaka okuyun.
Blu TV'de dizisi varmış ve çok beğenilmiş. Şimdi sıra The Handmaid's Tale izlemeye geldi.