Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Demir Ökçe
Jack LondonEn Yeni Demir Ökçe Yorumları ve İncelemeleri
En Yeni Demir Ökçe sözleri ve alıntılarını, en yeni Demir Ökçe kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ağır ama her satırı gerçek bir sistem eleştirisi. Orwell'ın 1984'ünün sert olduğunu düşünüyorsanız, bir de Demir Ökçe'yi okuyun derim. Jack London'ı Martin Eden ve Beyaz Diş'ten sonra rafa kaldırmıştım, özlem gidereyim dedim ama fena çarptı. Her çağda güncelliğini koruyacak kitaplardan biri olduğu için okunmalı. =)
"Günümüzde Jack London, daha çok Vahşetin Çağrısı, Beyaz Diş, Deniz Kurdu romanları ve macera öyküleriyle hatırlanır. Ancak London'ın, bir maceracı olmanın yanı sıra, sosyal ve politik olaylarla da yakından ilgilendiği bilinmektedir.
Demir Ökçe, didaktik bir roman. 20. yüzyılın başında, sosyalizmin kavram ve görüşlerini Platon diyalogları tekniğini hatırlatan bir yoldan "öğretiyor". Öte yandan metin, yazılışından yaklaşık 20-30 yıl sonra Avrupa'da ete kemiğe bürünen faşizmin de "ayak seslerini" duyuruyor okura. Sosyalist Ernest Everhard'ın eşi Avis, olayları, geçmişe bakan bir tanık gözüyle anlatıyor, onun varlığı, ayrıca romanın duygusal boyutunu da tamamlıyor. Metne 'sözde' 2700'lü yıllarda "eklenmiş" dipnotlar, romanı bilimkurgu türüne de yaklaştırıyor."
- Jack London en sevdiğim yazardır fakat kitabı okurken hemen bitmesini istedim çünkü siyaset,politika,paralı askerler,kapitalizm, sosyalizm,işkenceler vs. bana göre kavramlar değildi. Okuyacak arkadaşlara sesleniyorum,bir kez daha düşünün. Dili oldukça ağır.
Herkes okumalı
#kitapalıntıları :
️"Gerçekler bayım, inkâr edilemez gerçekler!"
️... " Hangimiz hataya düşmüyoruz ki genç adam. Hangimiz!"
️Kendi bedenimize hapsolmuş, aşırılık, bolluk içerisinde kendimizi tüketiyoruz.
Jack London'un okuduğum ilk kitabı oldu. Gerçekten okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. Muazzam anlatımı ile daha önce okumadığım için çok pişmanım. Kesinlikle herkes okumalı. Keyifli okumalar dilerim.
Bu kitapta ilgimi çeken tek şey savaşın dulları ve savaşçı bakireler adı altında terörist gruplarının olduğu, onun dışında klasik kapitalizm sosyalizm mevzuları, tek paragraf ile anlatılabilecek bir mesele
Demir Ökçe
Jack London amerikalı bir yazar, ama edebiyattan ekonomik olarak kazanç sağlamadan önce bir sürü işle meşgul olmuş. Serserilikten mevsimlik işçiliğe, hamallıktan gemi işçiliğine kadar bir sürü yer de çalışmış. Bu aşamalardan geçmesi ona sosyalist bir eğilim kazandırmış. Edebiyata giriş yapıp ekonomik olarak durumunu düzelttikten sonra geldiği yeri unutmamış ve oligarkları , kapitalist yönetimleri ve sömürge güçlerini eleştiren Demir Ökçeyi kaleme almış.
Belki maymundan geldik belki de gelmedik ama sonuçta ilk zamanlar hepimiz eşittik. Ne ayrımımız vardı, ne ara böyle oldu, bu farklılıklar ne ara oluştu? Bu sınıf farklılıkları neden var? Şöyle ki barut icat oldu mertlik bozuldu, para icat edildi, sınıflar oluşmaya başlamış gibi gözüktü. Ama meselenin parayla da alakası yok, olayın tek odak noktası bencillik.
Hayata kimse eşit şartlarda gelmiyor, bunu ekonomik anlamda değil biyolojik anlamda düşünmek lazım, biri dünyaya güçlü gelmiş biri güçsüz ve ortaya bir farkı çıkmış. Biri diğerini eziyor, sömürüyor ve kullanıyor. Sonra ortaya herkesin ele geçirmeye çalıştığı para çıkıyor ve dünya düzeni muazzam bir seviye atlıyor. Sonra dünya artık geri dönülemez şekilde bir çıkmaza giriyor.
Demir Ökçe, distopya edebiyatının ilk örneği olarak kabul ediliyor. Yazarın her zaman diyorum bir ana teması var, hayatta kalma teması. Martin Eden da bunun dışına çıkmıştı ki çok da güzel de yapmıştı. Tema dışı listeme Martin Eden ve Ademden Önceden sonra şimdi de Demir Ökçeyi ekliyorum. Demir Ökçe, okumak size sadece sınıf farklılıklarını, ekonomik eşitsizliği göstermeyecek, size insanın ne kadar bencil olduğunu gösterecek...
Distopya edebiyatının ilk örneği kabul edilen Demir Ökçe, şu ana kadar Jack London’un okuduğum kitapları içerisinde en iyisi diyebilirim. Bütün kitaplarında olduğu gibi Jack London, insanı hayran bırakacak derecede ileri görüşlülüğünü bu eserinde de göstermiş. Kitap oligarşi ile proletarya arasındaki mücadeleyi mükemmel bir şekilde işlemiş. Kitabı okurken bu olaylar bir yerlerden tanıdık geliyor diyeceğiniz bir sürü anlatım var. Özellikle Ernest Everhard adlı karakterin tartışmaları ve tartışırken kullandığı üslup kitaba damgasını vurmuş. Hiç sıkılmadan bitirilebilecek bir kitap.
Jack London'ın kötü kitabı var mı? Sonunu beğenmedim ama genel olarak kitabın akışı çok güzeldi. Kesinlikle sıkmadı, karakterlerin kurdukları diyaloglar aşırı bilinçlendiriciydi. Tek sorun hikayenin akmamasıydı, karakterledi tanıyadım ve ortada bir hikaye yoktu. Siyasi mesajları vermek için olaylar es geçilmiş ama yine de mükemmel. Üstelik okurken durup durup düşünmek zorunda kalıyorsunuz. Hayatın gerçekleri vurgusunu yapabilmek için keşke bu güzelim hikaye harcanmasaydı..
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Jack London’un okuduğum ilk kitabı. Kitap sanırsam distopya kategorisine giriyor. George Orwell’ın 1984 eseride bu kitaptan ilham alınarak yazılmış diye okudum. Kitap Sosyalizm ile Oligarşi arasındaki güç mücadelesini anlatıyor. Kitabı devrimci kız olan bir kişinin günlüğünden okuyoruz ve gelecekteki nesilde bu günlüğü bulup, inceleyip açıklamalar yapıp kitap haline getirmişler.
Kitaptaki yaşanan olaylar şuanki günümüzdeki yaşananlar ve bu beni çok etkiledi çok şaşırdım. Adam 100 yıl sonraki sistemin nasıl işleyeceğini 1900’lü yıllarda öngörmüş.
Oligarşi dediğim şeyde Kapitalist sisteminin başı yani Rockefeller ailesi, Rotchield ailesi v.b yapılanmalar. Kitap bu kadar derinlere iniyor.
Kitabı roman olarak değilde kişisel gelişim kitabı gibi görürseniz daha mantıklı olur çünkü kitapta bir çok siyaset konuşmaları var herkesi hitap etmeyebilir.
Herneyse başkaldırıya, eşitsizliğe, siyasete, distopiğe ilginiz varsa kesinlikle öneririm. Aslında tam Distopik kitapta değil Distopya gelecek zamanı ifade ediyor ama kitap günümüzü anlatıyor buda kitabı daha ilginç hale getiriyor.
Gelecek nesilde Bizim Demir Ökçe gibi onlarda da 1984, Cesur Yeni Dünya, Kızıl isyan gibi Distopik şeyler gerçekleşmez. 1984 gerçekleşmeye başladı oda ayrı bir konu ya neyse.
#KitapYorumu
Kapitalizmi bu kadar iyi işleyip Ütopik romanlar yazan birçok yazara örnek olan Jack London’ı özellikle kuvvetli öngörüsünden ötürü ayakta alkışlamak gerekiyor. Korkunç bir ütopya değil aslında! Yazılanların çoğuna tanıklık ediyoruz maalesef ki. Ezilen insanların çoğunluğu en çok gözüme çarpan kısmı oldu her yerde de öyle sanırım.Sadece rakamsal olarak bakılsa bile gerçekten sayısal çoğunluk elinde olup bu kadar ezilmeyi nasıl beceriyor bu insanlar? Var olan düzene kafa tutmak risktir ama birileri de elini taşın altın koymalı diyor London ve kitap o şekilde akıp gidiyor elinizden. Okumakta geç kaldığım bir kitap ne yazık ki ve tekrar okuyacaklarım listesinde.