Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Aleviliğin Kayıp Hafızası

Dergah'ın Sırrı

Erdoğan Çınar

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu ülkenin yangını da sürgünü de vurgunu da hiç bitmez. Zulüm yorulur da zalim yorulmaz çünkü. Çünkü bu topraklar baş eğmeyi hiç bilmez.
Anadolunun bozkırında, kızılırmak yayının ortasında bulunan Hacı Bektaş dergahında, ömürlerinde kılıç yüzü görmemiş, ok yay nedir bilmemiş, üzerlerinde çuldan bir aba , baş çıplak yalın ayak dervişler bir araya geldiler, "İstanbul 'daki devletin tac-ü tahtını " yerle bir etmek üzere yemin ettiler. Ayaklanmanın önderi bizzat mürşidin kendisi, dergahın postnişisi Kalender Çelebi idi...
Reklam
Vilayetname’ye Hacı Bektaş Veli’nin yaşamı ve soyağacı ile il­gili yapılan eklemelerin bir tarih değil, tarihi alt-üst etmek üzere Osmanlı tarafından bir türlü sonu gelmeyen isyanların ruhani merkezini içten yıkmak amacı ile kaleme alınmış bir ‘münasebetsiz senaryo’ ol­duğu çok belirgindir. Osmanlı’nın Hacı Bektaş Veli adı üzerinde kur­guladığı düzmece Alevi tarihi, bir iktidar aracı olarak yüzyıllar boyu çok işe yaradı, tahminlerden ve tahammülden uzun hüküm sürerek Os­manlı’dan Cumhuriyet Türkiye’sine miras olarak aktarıldı.
Sayfa 47 - KalkedonKitabı okudu
Hacı Bektaş Veli Vilayetnamesi’ içinde, kutsal bir bilgi gibi okuyucuya sunulan iki büyük yalan vardır. Bu yalanlan Vilayetna­me’nin sayfaları arasından ayıklayıp, uzaklaştırmadan gerçeğe ulaş­mak için yapılacak bütün çalışmalar, daha başlangıçta sonuçsuz kal­maya mahkum olacaktır. Anadolu ve Balkanlar’daki Alevi zümrelerini Osmanlı devlet safına
Sayfa 43 - KalkedonKitabı okudu
Saltukname’ye göre San Saltuk, bir îslam mücahididir ve ölmeden önce Anadolu’da ve Bal­kanlarda tüm Alevilerin Osman Bey’e tâbi olmalarını vasiyet etmiştir. Bu cümleden olarak ‘Hacı Bektaş Veli Vilayetnamesi’ adı ile bilinen eser, halk arasında dilden dile dolaşan Hacı Bektaş Veli söylen­celerinin Osmanlı’nın arzularına ve ihtiyaçlarına uygun asılsız, akıl dı­şı söylemlerle donatılarak yazıya geçirilmesi ile ortaya çıktı. Hacı Bek­taş Veli söylencelerine halkın dilinden alınıp yazıya geçirilirken yapı­lan eklemeler ve çıkarmalarla bu saygın dergâhın mazisi karartıldı, der­gâh kendi köklerinden ve beslendiği gelenekten kopartılıp Sünni Müs­lüman bir geleneğe bağlanmaya çalışıldı. Bu manzum eserde Hacı Bek­taş Veli, Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Bey’e icazet veren ve onun hamiliğini yapan bir mürşit olarak takdim edildi. Vilayetname’ye göre Hacı Bektaş Veli, Osmanlı Devleti’nin de ruhani kurucusuydu.
Sayfa 35 - KalkedonKitabı okudu
Günümüzde ‘Yas-ı Ma’tem’ günleri her ne kadar Kerbela merkezli olarak gündemde tutulsa da; Kerbela vaka­sı ‘Yas-ı Ma’tem’ günlerinin teatral yanını oluşturur. ‘Yas-ı Ma’tem’ günlerinde gerçekte ‘saf, lekesiz ve tertemiz’ Mahdi’nin ortadan çe­kilmesinin yasının tutulduğu çok açıktır.
Sayfa 164 - KalkedonKitabı okudu
Reklam
Hiçbir şeyin farkında olmadığımız bir yerdeyiz. Bulanık bir ma­saldan çıkmış gibiyiz. Hangi kayadan koptuk, hangi daldan düştük bi­lemiyoruz. Geçmişimize ‘gavur muamelesi' yapmaktan neredeyse gu­rur duyuyoruz. O büyük mazi yedi kat yabancı bize. Zihnimize itiş ka­kış yerleştirilen ‘devlet malı yalanlar'la sıkı sıkıya ahbap olmuşuz. Onlarsız bir günümüz bile geçmiyor.
Sayfa 12 - KalkedonKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.