Dil Denen Mucize

Walter Porzig

En Beğenilen Dil Denen Mucize Gönderileri

En Beğenilen Dil Denen Mucize kitaplarını, en beğenilen Dil Denen Mucize sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Dil Denen Mucize yazarlarını, en beğenilen Dil Denen Mucize yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Dil mülkiyeti, beynin herhangi bir yerinde yığılmış bir nesneler topluluğu değil, belirli uyarmalara belirli tarzda reaksiyon gösterme konusunda, alıştırma ile kazanılmış yetenektir ve hazırlıktır."
Sayfa 143Kitabı okudu
"Bir hastalık veya yaralanma sonucu konuşma yeteneklerini arızalanan ve renk duyumları tamamen normal ve arızasız olduğu hâlde, renk adlarını artık anlamlı şekilde kullanamayan hastalar, kendilerine gösterilen tonları alışageldiği üzere kırmızı, sarı, yeşil, mavi gruplarına bölmemekte, her renk tonunu ayrı bir nitelik olarak kavramaktadır."
Reklam
·
Puan vermedi
Dil Denen Mucize
İnsanlar dil aracılığıyla bir kültürü oluşturmuş ve toplum olmayı başarmıştır. Dil yeni buluşları kapısını açmış ve bilimlerin oluşmasında en önemli araçlardan biri olmuştur. Dil biz insanların dış dünyaya açılmasını sağlar. Nihayetinde bir lisan bir insan. Mesela ben çerkes olmamdan dolayı çerkezcem var, suriyede doğduğumdan dolayı Arapçam var. Annem İngilizce öğretmeni İngilizcem var. E türkiyede yaşıyorum Türkçem var. 1 yıl da olsa anadolu lisesinde almanca gördüm ve bunu geliştirdim almanca var. Bollywood aşığıyım. O yüzden hintçe öğreniyorum. Yani dil karmaşasınon içindeyim. Ve bundan çok mutluyum. Bir yapboz gibi sürekli yeni bir şey keşfetme ihtiyacı hissediyorum. Sürekli eksik parçaları tamamlamak adına uğraşıyorum. O yüzden dil denen mucizeyi herkese tavsiye ederim. Bu arada tevriye yaptım:))) Hem okuduğum kitabı, hem de dil öğrenmeyi herkese tavsiye ederim
Dil Denen Mucize
Dil Denen MucizeWalter Porzig · Türk Dil Kurumu Yayınları · 201827 okunma
Her bilim birisinin çıkıp her gün karşılaşılan olağan bir şeye hayret etmesiyle başlar
Tesadüfen astronomi konusunda bir konferans dinleyen bir köylü, «gezegenlerin yörüngelerinin hesaplanabileceğini anlıyorum» demişti, «fakat Tanrı aşkına, onların isimlerini nasıl öğrendiler acaba?». Ona göre bu isimler bir anlaşma ve gelenek (nomos) ürünü değil, gök cisimlerinin tabiatı ve özüydü (physis). Bu tarz düşünceye göre, insan doğru ismi kullanmak yoluyla ve bilerek, ya da dikkat etmezse bilmeden, gizli güçleri çağırabilir. Bu yüzden ibadetlerde her ses, her vurgu önem taşır; çünkü yanlış bir vurgunun, bir nesnenin mahiyetini tam tersine çevirmesi mümkün* dür (6). v
Sayfa 4
Yakın ve uzak, geçmiş ve gelecek, kısaca bütün bir dünya, insanın konuşma organlarının çıkardığı birkaç sese nasıl sığıyor?
Reklam
...erken saatteki ilk ışık izlenimini uyandıran ve aynı zamanda canlandırıcı, dinlendirici bir uykudan sonra sabahleyin yürüyüşe çıkan insanın ruh haletini sembolize eden i- sesi...
Platon, Herakleitos’un bir öğrencisinden dolayı «Kratylos» diye adlandırdığı diyalogunda, «dilin nesnelerin mahiyetinin anahtarı olduğu» şeklindeki görüşü ele alır ve inceler. İnsanın yüksek yetenekleriyle, gerçek varlığa giden yolu bulabileceği düşüncesi, muhakkak ki Platon’a yabancı değildi. Fakat o, sabit ve değişmez varlığı bir olaylar ve gerilimler örgüsüne çözüp dağıtan bir öğretiyi pek güvenilir bulmuyordu. Bu yüzden bütün öğretiyi, onu bazen oldukça hoşgörü ile bakarak, son derece zekice, bazı anlarda fark edilmesi çok zor bir istihza ile bir kere daha ele aldı ve sonunda çürütüp reddetti: Her şeyin sonunu anlamaya giden yol, dilden geçmiyordu.
Yunanlılar Herakleitos’tan çok önce, isimlerin kendi kökleriyle, isimlendirilen nesnelerin mahiyeti konusunda bilgi veren ilişkisini etymos ‘doğru, gerçek’ olarak adlandırıyorlardı. Bu geriye götürüp bağlama sanatı, «etimoloji», yani «kelimelerin gerçek anlamları bilgisi» ismini buradan almıştır. Çünkü her nesne kendi doğru ismine sahiptir, iş onu bilebilmektir.
23 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.