Bitkiler, kuşlar, böcekler, çocuklar hepsi neşe içindeydi. Yalnız insanlar -büyük, yetişkin adamlar- kendilerini, birbirlerine aldatmaktan, hırpalamaktan bir türlü vazgeçmiyorlardı.
Birkaç yüz bin insan, ufak bir yerde toplanıp üzerinde sıkıştıkları toprağı çirkinleştirmek için ellerinden geleni yapmışlardı. Bir şey yetişmesin diye toprağın üstünü taşlarla örtmüş, yeşermeye başlayan yolmuş, ortalığı taşkömürü ve neft dumanına boğmuşlardı.
En alışılmış, en yaygın boş inançlardan biri her insanın kendine özgü belirli özelliklere sahip olduğu, insanın iyi, kö-tü, akıllı, aptal, hareketli, uyuşuk vs. olduğudur. İnsanlar böyle değillerdir. Bir insandan söz ederken onun kötüden çok iyi, aptaldan çok akıllı, uyuşuktan çok hareketli olduğunu ve bunların tam tersini söyleyebiliriz; ancak eğer bir insan hakkında konuşurken onun iyi ya da kötü, bir başkası hak-kında konuşurken de onun kötü ya da aptal olduğunu söy-leyecek olursak yanlış olacaktır. Ama biz insanları hep bu şe kilde ayırırız. arız. Bu doğru bir şey değildir. İnsanlar ırmaklar gi-bidir: Hepsinde su aynı sudur, her yerde birbirinin aynıdır, ama bir ırmak dar, hızlı, geniş, sakin, temiz, soğuk, bulanık, ılık olabilir. İnsanlar da böyledir. Her insan içinde tüm insan özelliklerinin ilk belirtilerini taşır ve zaman zaman bu belirtilerin bazılarını, zaman zaman da diğerlerini gösterir, sık sık da her şeyiyle aynı kaldığı halde kendine hiç benzemeyen bir insan olur. Bazı insanlarda bu değişiklikler çok keskin biçim-de ortaya çıkar.
“İş, becerikliliğiyle övünen hırsızlara, ahlaksızlığıyla övünen fahişelere, acımasızlığıyla övünen katillere gelince şaşırıp kalırız. Ama bu şaşkınlığımızın nedeni sadece bu insanların çevresinin, ortamının sınırlı bir çevre ve ortam olması ve asıl önemlisi de bizim bu çevrenin dışında bulunmamızdır. Ancak zenginlikleriyle yani yağmacılıklarıyla övünen zenginler, zaferleriyle yani işledikleri cinayetlerle övünen komutanlar, güçleriyle yani zorbalıklarıyla övünen hükümdarlar için de aynı şey geçerli değil midir? Bu insanların durumlarını haklı göstermek için yaşam anlayışlarını, iyilik ve kötülük anlayışlarını çarpıttıklarını görmememizin tek nedeni, bu tür çarpık anlayışlara sahip insanlar çevresinin daha geniş olması ve bizim de bu çevreye ait olmamızdır.”
Alıntı Şuradan
Diriliş
Lev Nikolayeviç Tolstoy
Bu malzeme telif hakkı ile korunuyor olabilir.