Evreni, dünyayı, kendi dünyamızı, insanları, insan ilişkilerini, kendi kurduğumuz ilişkileri anlamanın en iyi yolu, kişinin kendini tam anlamıyla tanımasıdır der Carl Gustav Jung. Gerçekten de hepsinin içerisinde bizden, bize dair parçalar yok mudur zaten? Hepsini de inşa eden biz değil miyiz; sen, ben, o...?
Çoğu kişi kendini çok iyi tanıdığını iddia eder. Ancak yine aynı çoğunluk, çoğunlukla eksikleri ve hatalarıyla yüzleşmekten çekinir. Başka bir ifadeyle kendisiyle yüzleşemez, kendisini tanıyamaz, kendisiyle barışamaz. Çünkü ya buna cesareti yoktur ya da kendisini bile tam anlamıyla göremeyecek kadar kördür.
İşte bu eser de, Jung rehberliğinde kişinin kendisini her yönüyle tanımasının ne kadar önemli ve değerli olduğunu anlatmaktadır. Kişinin kendisini nasıl tanıyacağına dair önemli ipuçları da elbette ki kitabın içerisinde mevcut.