Gelişen Alman kapitalizminin İngiltere’yle giriştiği ham madde ve pazar kapışmasında yani sömürgecilik savaşındaki Alman akıl hocaları kaleyi içten fethetmek için "Pan Türkizm" ve "Pan İslamizm" diye acaip ideolojiler de icat etmişlerdi.
Burada gizlenen maksat, Ruslar’ın buralara kuvvet ayırmasını temin etmek suretiyle Alman ve Avusturyaliların yükünü hafifletmek... Yoksa 200.000 kişilik, o da aç ve çıplak bir orduyla bu merhametsiz dağların aman bilmez kışların da nihayet donmaktan başka ne yapılabilir? Nitekim öyle de oldu.
Talât:
«Hiç birimiz harp taraftarı değildik, nasıl oldu
girmiş bulunduk, kader..» dememismiydi..
Halil Bey :
«Enver’e sordum onun haberi yokmuş, yemin etti, bizim harbe girmemiz bir kaza eseri idi!» dememişmiydi.
Bunun biri ses alma verme cihazı, diğeri Kayzer karargâhı umumisinden aldığı emirleri bu cihazdan geçirerek, yerine göre İslâmî, yerine göre milli tonlarda çeşni vererek bu sesin yabancılığını sezdirmeksizin yaymak ve Osmanlilardan aç çıplak icrasını teminle görevli üniformalı bir uşak...