"Düşünce tarzları olarak medeniyetler" incelemesinde Braudel, her dönemde belli bir dünya görüşü, ortak bir zihniyet, toplumun geneline hakimdir" iddiasının ardından bu ortak zihniyetin, "topluma kabul ettirici, tercihlerinde yol gösterici, önyargılarını onaylayıcı ve hareketlerini yönlendirici" bir rolü olduğunu savunur.