İyi de, doğu neresi? Kültürel düzeneğe olabildiğince uzak bir dil üzerinde yol alan şairin, aslında sıkı kültürel çağrışıma sahip bir yön tercihinde bulunması ne anlama geliyor? Bunu cevabını şöyle veriyor Kara: “Doğu bir yön değil, bir yer de değil. Doğu, batı değerleri tarafından kuşatılan bir insanın insan kalma adına kendinde koruduğu her şey. Doğu bir din, doğu bir duruş, doğu bir farkındalık. Horatius’un, “başka güneşle ısınan topraklar arama kendinden kaçamazsın” sözünü hatırlıyoruz. Ve kendiyle savaşan insanın neden susmak zorunda kaldığına cevap bulamıyoruz.” Öyle anlaşılıyor ki, şairin ‹doğu’su, insan kalma çabasını sergilendiği her yer, her beden, her hafıza. Doğu, doğulan her yer!
Erol Kızıl
İZDİHAM