Hayatın gerçekte ne olduğunu, mahrem doğasını, amacını bilseydik, sevincimizi ifade edecek, yaşadığımız basit hatıraların getirdiği haz kasırgalarını ifade edebilecek sözleri bulamazdık.
Doktorlara, hayatın kutsal ateşinin pederleri derler. Bu cümlenin eski ve şatafatlı kısmını saymazsak, içinde bir gerçeklik payı olduğunu anlamamız gerekiyor, öyle değil mi?
Ancak, genellikle bizim üzüntülerimizden, başkalarının sevinçlerinin doğduğu tesellisiyle baş başa kalırız. Yaşamasına yardım ettiğimiz insanların ayaklarının altında onlara destek olan bir basamak gibiyiz.