Yahudi, sığınıp yerleştiği her ülkenin kan damarlarına sızarak, orda mevcut nizam, ölçü ne görürse, bütün bunlara ilân-ı harp edercesine hareket etmeyi bir uğursuzluk ve bozgunculuk alışkanlığıyla devam ettirmiş ve âdeta bunu bir Tevrat emri olarak icra etmekten geri kalmamıştır. Tabii ki bu şeriatçı ve ırkçı zihniyet ile, iğneden ipliğe, memleketin müesses her sâhasına el atarken, kendi kavmi dışında nizam ve adâlet örneği veren ülkelerin huzuruna tahammül edememiştir. Ne yazık ki hâlâ da öyle..
Sayfa 165 - Kubbealtı Neşriyatı