Aytmatov'un savaş nedenli kırsal kesimlerdeki toplumsal yıkıma dair söylemlerinin yerini bu kitapta, Sovyetlerin dağılması sonrası "serbest piyasa" saldırısına maruz kalan kırsal kesimin çarpılmışlığı ve sanatın dönüşümü, toplumsal kesimlerde baş gösteren insani çürüme ve doğa ile birlikte her şeyin satılması süreci konu ediniyor.
Baskı altındaki basından, satın alınmış basına geçiş; parti örgütlerinin ideolojik baskısından, her şeyi paraya dönüştürme hırsı ile cinayet işleyebilecek oligarkların köşe başlarını tuttuğu yeni düzende, ayakta kalma mücadelesi veren sıradan insanların yaşam sahneleri gözler önüne seriliyor.
Ebedi gelinin sesi, ırmaklarda, karlı dağlarda, yağmurda, sınırları yalnız aşan parsın ürkekliğinde yaşar, ancak insanoğlunun efsanesini haykıracak bir nefes kalmamıştır.
İyi okumalar.
