Selamlar! Uzun zamandır bitirmek için bu kadar zaman harcadığım bir kitabı okumuyordum.
Friends dizisine başladım. Tabi, Friends ile sınırlı kalmadım, bir ton dizi film izledim ve kitabı elime alasım gelmedi. Kütüphaneye teslim etme süresinin yaklaşmasıyla tekrar elime aldım ve bitirdim (alkışlar, zafer çığlıkları).
Konusu, uzun yıllardır çözülemeyen kayıp veya cinayet vakasının, hapse girmiş ve suçlamayla yüzleşmiş bir gazeteci tarafından çözülmesi.
İlk başladığımda bir anda 200 sayfa okudum. Kendine çekti. Sonrasında araya bir şeyler girdi. Zaman ilerledi, ilerledi ve final haftam geldi. Bu geçen zamanda ben Harriet'i merak etmedim, kitap öylece bekledi.
Beni takip eden değerli takipçilerim (<3) bilirler ki bir anda klasik okumaya geçmiştim. Klasik okumaya alıştıktan sonra modern kitapları okumak biraz zor geldi. Dili çok yavandı. Sadece aktarılmak istenilen aktarılmış. Betimleme okumayı çok severim ben. Dilinin fazla sade olmasını sevmedim.
Devamını okuyacak mıyım? Hayır. Önerir miyim? Belki. Benim gibi cinayet romanlarını sevmiyorsanız okumaya gerek yok.
--spoiler--
Fazla dizi-film izlemem ve birkaç cinayet kitabı bitirmem etkisi ile böyle yapımlarda her zaman en yakındakilerden, en olmayacak kişilerden şüphelenirim. Katili biliyordum yani (Henrik'den de çok şüphelendim).
Belki zamanına göre iyidir ama hak etmiyor yorumları. Bazı detayların açığa çıkması çok zorlamaydı. Mikael'i de Lisbeth'i de sevmedim.
-------
Umarım, okuyamama zincirini kırmışımdır.