Ebu Umame r.a. şöyle demiştir:
Peygamber s.a.v.'in yanında idik.
Pek çok dua yaptı fakat biz hiçbirini ezberleyemedik.
Bunun üzerine "pek çok dua yaptın fakat biz hiçbirini ezberleyemedik" dedik.
Allah Rasulu s.a.v. şöyle buyurdu:
"Size bunların tamamını kapsayacak bir dua haber vereyim mi?"
Allahumme inna nes'esluke mimma seeleke nebiyyuke muhammedun
ve nesteizuke mimma istiaze minhu nebiyyuke muhammedun.
Allahumme ente'l-musteanu, aleyke'l belagu, la havle ve la kuvvete illa billah
Allah'ım Peygamber'in Muhammed'in senden istediği her şeyi biz de senden istiyoruz.
Peygamber'in Muhammed'in sana sığındığı şeylerden biz de sana sığınıyoruz.
Allah'ım yardım istenecek olan sadece sensin.
Yeterli olan ve her şeye yeten de sensin.
Senden başka güç ve kuvvet verecek kimse yoktur.
Tirmizi, Daavat, salât 367
Ve bir hadis gelir akla..Bir sızı, bir korku,bir hüzün düşer gönle..
' ' '
Peygamber Efendimiz (SAV) bir keresinde minbere çıkarken, her adımda "âmin" dedi: Bir adım çıktı, "âmin..."; bir adım daha çıktı, "âmin..."; bir adım daha çıktı, "âmin..."Hutbesi bittikten sonra: "Yâ Rasûlallah! Minbere çıktığınız zaman 'âmin' dediniz, her adımınızda bunu neden söylediniz?" diyerek sebebini sordular.
Buyurdu ki: "Cebrail (a.s.) üç dua etti, ben de onlara amin dedim.
Birincisi: Cebrail (a.s.):
'Annesine, babasına veya sadece onlardan birine ulaşmış bir evlat, (onlara güzel hizmet edip, onların hayır duasını alıp) cenneti kazanamadıysa, ona yazıklar olsun/burnu yerde sürtünsün!' dedi,.
Ben de amin dedim.”
İkincisi: "Cebrail (as):
'Sen peygamber olarak bir insanın yanında anıldığın zaman, sana salat-ü selâm getirmezse; ona yazıklar olsun!.. Onun burnu yere sürünsün!' dedi.
Ben de ona amin dedim."
Üçüncüsü: "Cebrail (a.s.):
'Ramazan’a eriştiği halde bir insan, Ramazan’ın feyzinden, bereketinden istifade edememiş, Ramazan gelmiş geçmiş de hâlâ Allah'ın mağfiret ettiği bir kul olamamışsa, Allah'ın affını, mağfiretini kazanamamışsa; yazıklar olsun o kula!.. Burnu yerde sürtsün!' diye dua etti.
Ben de ona âmin dedim.”