Eleştirel Psikoloji
D. FoxEn Eski Eleştirel Psikoloji Sözleri ve Alıntıları
En Eski Eleştirel Psikoloji sözleri ve alıntılarını, en eski Eleştirel Psikoloji kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"George Albee binlerce ve hatta milyonlarca insanın karşılaştığı bir sorunu 'kişisel' olarak tanımlamanın saçmalığına işaret eder. Saçma olmasının da ötesinde bunu yapmanın altında 'kurbanı suçlama' politikası vardır. Bireyleri, birçok kişi tarafından paylaşılan sorunlar yüzünden suçlamak ve terapi, eğitim veya stres yönetimi çalışması gibi bireysel çözümleri meşrulaştırmak, insanların toplumsal değişimi savunma ihtimalini azaltır. Psikolojinin, toplumsal sorunları, psikolojik bozukluklarmış gibi göstermesi, insanı değiştirmek mümkünken sistemi değiştirmeye gerek olmadığını söyleyen muhafazakar görüşü kuvvetlendirir. "
Sayfa 36 - Ryan, 1971; Fox, 1985; vd.
"Psikolojik yaşantıyı uyaran ve yanıt şeklinde bölmek (davranışçılık) veya bağımlı ve bağımsız değişkenlere ayırmak (anaakım psikoloji) problemlidir; çünkü öznelliği, failliği ve somut bir bağlamda anlamlı eylemi ve eylem üzerine düşünmeyi göz ardı eder."
Sayfa 76 - Holzkamp, 1992; Tolman ve Maiers, 1991
"Eleştirel psikologlar, psikolojide kullanılan ve kültüre gömülü kavramların belli başlı bir dünya görüşünü ifade edip etmediğini veya ideolojik olup olmadığını, yani iktidarın çıkarlarına hizmet edip etmediğini incelemeye çalışmalıdır. Örneğin, kişi 'yabancılaşmıştır' yerine 'bu davranış uyuma yönelik değildir' dediğimizde kişiyi ya da çevreyi değiştirmeyi hedeflemek arasında kuramsal bir tercih yaparız ve bu tercih kişiler için somut sonuçlar doğurur. "
Sayfa 80 - Thomas Teo
Yöntemperestlere:
"Konuya odaklanmak yerine metodolojiye odaklanmak metodolojizm diye adlandırdığım epistemolojik bir tutuma yol açmıştır (Teo, 2005). Bu terim, konunun ikincil; ama yöntemin birincil konumda olduğu bir araştırma pratiği anlamına gelir.
(...) Psikolojinin metodolojizmi, metodolojik bir bilgi kuramına yol açar. Araştırmaların yüz yıl sonra geçerli olup olmayacağı veya başka kültürlerde geçerli olup olmadığı gibi - ki doğa yasaları olarak genelleştirilebilecek nedensel ilişkiler bulsaydık geçerli olurlardı - bilginin doğası ile ilgili sorular sormak yerine, disiplin tarafından oluşturulan ve nesillerdir geliştirilen metodolojik ve yöntemsel kuralları kabul etmenin ve onları izlemenin otomatik olarak psikolojik bilgiyi doğuracağı varsayılır. "
Sayfa 83 - Thomas Teo
"İnsanların makineler gibi davrandığı iddia edildiğinde, psikoloji uygulamaları, kontrol etmeye, manipüle etmeye ve çeşitli tekniklere işaret eder. İnsan toplumsal ve politik tarihe gömülü, anlam yaratan bir fail olarak kavramsallaştırıldığındaysa, uygulama, dikkatini insan davranışı ve failliğe yöneltecektir. "
Sayfa 87 - Thomas Teo
"Wilhelm Wundt bile, ki kendisi hala modern deneysel psikolojinin babası olarak anılır, deneyin sınırlı doğasının farkındaydı. Bu nedenle toplumsal ve tarihsel bağlamı da kapsayacak ve niteliksel yöntemleri kullanacak bir psikoloji için çağrı yapmıştı.
Bir deney yalnızca kendi kuramsal ve metodolojik çerçevesine dahil olanı yakalayabilir. "
Sayfa 83 - Thomas Teo
"Hastalıklar" için de geçerli
"Kişiliğin büyük oranda kalıtsal olduğu anlayışı, sağlıklı bir kişilik gelişimini teşvik etmek için toplumsal kurumların değişimi yerine, istenen veya istenmeyen psikolojik tipler için genetik tarama geliştirmekten daha az önemli görülür."
Sayfa 103
"Bundan yaklaşık yüz yıl önce, ünlü ve yaşça büyük bir adam, genç bir kadın oyuncuya aşık olmuştu; ancak adam evliydi ve on çocuğu vardı. Adamın bu genç kadınla birlikte olabilmek için bulduğu çözüm, insanları eşinin deli olduğuna inandırarak çocuklarını almak ve kadını akıl hastanesine kapattırmaktı. Yaşadığı dönemde, neredeyse her evin ve kalbin şampiyonu olan bu adam Charles Dickens'tı. "
Sayfa 119 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
"Klinisyenlerin normallik ve anormallik hakkındaki yargıları, tedavi yöntemleri ve tedavi içinde danışanları için koydukları hedefler, beyaz orta sınıf Amerikalıların dünya görüşünü ve değerlerini örtük bir şekilde dayatır. Bu yalnızca uygun olmayan tedaviye yol açmakla kalan bir dayatma değil, aynı zamanda bir kültürel emperyalizm biçimidir."
Sayfa 121 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
"Psikiyatri alanı kendini 'tıbbi' bir uzmanlık alanı olarak yeniden konumlayınca, araştırmaya yönelik çabalar, sorunların biyolojik temeline ve ilaç tedavilerine yoğunlaşmıştır.
Biz eleştirel psikologlar olarak psikolojik sorunları anlarken biyomedikal çerçevenin yaygın bir şekilde benimsenmesine itiraz ediyoruz. Bu tür çerçeveler danışanın kişisel geçmişini, sorunun kişiler arası ve ilişkisel bağlamını ve daha geniş ölçekteki toplumsal, politik ve kültürel sistemin sorun üzerindeki etkisini arka plana iter."
Sayfa 125 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
"Herhangi bir davranış grubunu veya deneyimi tuhaflık, cezai suç veya baskıcı ve tolere edilemeyen durumlara karşı geliştirilen bir tepki olarak görmekten ziyade psikolojik bozukluk olarak görme kararı bilimsel bir karar değildir, olamaz da. Bu ahlaki ve siyasi bir seçimdir ve dayanağını, hangi davranışların kabul edilebilir olduğunu belirleyen toplumsal uzlaşıdan alır."
Sayfa 126 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
Utanç verici
"Kendimizinkinden farklı zaman ve mekanlara bakarsak psikiyatrik tanılarla sosyal güç arasındaki ilişkiyi hemen fark edebiliriz. ABD'de, kölelerin özgürleşmesinden önce drapetomani, kölelerin kölelikten kurtulmak için kontrol edilemez dürtülerini ifade etmekte kullanılan bir tanı kategorisiydi (Stampp, 1956)."
Sayfa 127 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
Yoksul çalınca hırsız, zengin çalınca kleptomani
"Kleptomani tanısı geçen yüzyılın başında ABD'de büyük mağazaların açılmasıyla paralel olarak ortaya çıktı. Bu mağazalar, çoğunluğunu kadınların oluşturduğu alışveriş yapan kişilere anonimlik, cazip satın alma düzeni ve satılık olan eşyalara özgürce dokunabilme olanağı sağladı. Bu uygulama satın almaya özendirdiği gibi, çalmak için de bir dürtü oluşturdu. Her toplumsal sınıftan alışveriş yapan kişiler çalarken, yetkililer suç olan hırsızlık ile psikolojik patolojiye işaret ettiği söylenen davranışları toplumsal sınıfa dayanarak ayırt ediyorlardı. Açık söylemek gerekirse sıradan kadınlar hırsız olarak görülürken, üst sınıf mensubu kadınların hırsızlık eylemleri psikolojik bozukluklarının bir sonucu olarak değerlendirilmişti. Kleptomani tanısı bu kadınlar için bir mazeret oluşturduğu ve onları ceza almaktan alıkoyduğu gibi, üst sınıfların ahlaki üstünlük pozunu sürdürmesine de olanak sağlamıştı (Camhi,1993)."
Sayfa 127 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
İlaç yazamadığı için yakınanlara:
"Bazı klinik psikologlar ilaç yazmak için yetki peşindeyken, birincil motivasyonu satışlar ve kar olan ilaç şirketleri, klinik psikoloji alanına giriş hakkı kazanabilmek için hazır durumda beklemektedir. BU, KLİNİK PSİKOLOGLAR İÇİN BİR UYARI OLMALIDIR. Bu alana yönelik eleştiriler, psikiyatrinin ilaç şirketleriyle yakın ilişkisinin, alanın bilimsel ve etik bütünlüğünü tehlikeye attığına işaret etmiştir (Koocher, 2007; Pacht, Fox, Zimbardo & Antonuccio, 2007).
Buna ek olarak, Lisa Cosgro ve çalışma arkadaşları (2006), ilaç şirketleriyle DSM-IV'ü derleyen psikiyatristler arasında güçlü finansal bağlar olduğunu belgelemiştir."
Sayfa 136 - Jeanne Marecek & Rachel T. Hare-Mustin
"Bireyci toplumlarda dezavantajlı insanlar, baskın kültürün, yaşanılan problemlerle ilgili bireyleri sorumlu tutan anlatılarını içselleştirir. Bu da kendilerini suçlamalarına ve aşağılamalarına neden olur (Moane, 2003)."
Sayfa 192 - Isaac Prilleltensky & Geoffrey Nelson