Eleştirel Psikoloji
D. FoxEleştirel Psikoloji Gönderileri
Eleştirel Psikoloji kitaplarını, Eleştirel Psikoloji sözleri ve alıntılarını, Eleştirel Psikoloji yazarlarını, Eleştirel Psikoloji yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İnsanların akıl hastalığından anladıkları şeye yapıştırılan etiketler, toplumsal kurgulardır ve uygun görüldükleri nesne veya olgulardan ziyade etiketleri kullanan kişilere dair bir şeyler söylerler."
Sayfa 391Kitabı okudu
Biyografik kavrayış, kişinin yaşamındaki birçok perspektifin bir araya getirilmesini gerektirir: çocukluk, aile, arkadaşlık, kişiler ve bunların etkileri, kültürel eğilimler, sosyal kurumlar, tarihsel dönem vb. Bir kişinin bütünüyle anlaşıldığı hissi asla yakalanamasa da yaşamının anlamı, hayal kırıklıkları, sevinçleri ve mücadeleleri
"Hiçbir kültürde bütün yanıtlar yoktur"
Toplumsal cinsiyet günlük yaşantımızın önünde oynandığı bir perdedir. Varlığımıza öylesine işlenmiştir ki, tıpkı nefes almak gibi, alışılmışlığı nedeniyle görünmez bir hal almıştır.
Sayfa 306 - Ayrıntı yayınları
Yirminci yüzyılın ortalarından itibaren dünyanın dört bir yanında yaşayan toplumlar, aşırı derecede zengin küçük bir grup ve kendi çı karlarının peşinde olan finansal kuruluşlar ekonomik, siyasi ve sosyal hayatı yavaş yavaş egemenlikleri altına almaya başladı. Bu bireyler ve kurumların temel istekleri sermaye biriktirmek, sermaye birikim bece
Sayfa 427Kitabı okudu
Foucault gibi tarihçilerin betimlediği üzere; "delilik" tuhaf davranışlara, ses duymak gibi garip deneyimlere ya da açgözlülük, aşk, ihtiras, nefret ve diğer ortak duygu ve arzulara dayandırılması güç olan antisosyal davranışları olan kişileri tanımlamak için kullanılmıştır. Bu bağlamda bugün değişen hiçbir şey yok; "ruh hastalığı" bugün de yaygın olarak, açıklanamaz davranışlara, deneyimlere ve hislere yol açan psikolojik durumlar olarak görülüyor ve biz hâlâ ruh hastalıklarının arka sında yattığını düşündüğümüz beyin bozukluklarını "göremiyoruz." Bu durum, beyin bozukluğunun düşünce, biliş ya da kişilik bozukluklarına yol açmasıyla ruh hastalığının ortaya çıktığına inanan bir biyomedikal uzmanlık olan modern psikiyatriye bir hayli ters düşüyor.
Sayfa 393Kitabı okudu
Psikolojik rahatsızlık doğrudan gözlemlenemez, derideki bir yara gibi değildir. Zira acı çeken için deneyimselken; başkalarının gözlemlediği doğrudan bu deneyim değil, kişinin davranışları ve konuşmalarıdir. İnsanların akıl hastalığından anladıkları şeye yapıştırılan etiketler, toplumsal kurgulardır ve uygun görüldükleri nesne veya olgulardan ziyade etiketleri kullanan kişilere dair bir şeyler söylerler. Kendilerini kullanan kişilerin ve grupların yaklaşımlarını yansıtan bu etiketler, çoklukla önyargı, mitoloji, kişisel çıkar ve korkuyla şekillendirilmiştir.
Sayfa 391Kitabı okudu
Kadınların piyasayla bağlarını kurarak "güçlendirildiği" iddiası güçle parayı karıştırarak, paranın nerdeyse büyülü güçleri olduğu düşüncesini aşılıyor; sanki kadınların kendi paraları olsa, sihirli değneklerini sallayabilir ve hayatlarının parçası olan toplumsal normların, kurumların ve ilişkilerin bir gecede yok olmasını dileyebilirlerdi. Güçlendirmeye dair sözler, bir dizi ne densellikten sonra kalkınmanın kutsalı olan yoksulluğun azaltılmasını da vaat eder.
Sayfa 384Kitabı okudu
Bana göre baskı, insanlığın en büyük faciasıdır. İnsanın kuvvetini saptırır ve kirletir; ezilenin de ezenin de. Çünkü sömürgecilik sömürgeyi yok ettiği kadar, sömürgeciyi de çürütür.
Sayfa 350Kitabı okudu
Shakespeare'in belirttiği gibi: Eksiklik bireyleri farklı şekillerde etkiler. Bazı insanlar göreceli olarak eksiklikten etkilenmezler ya da eksikliğin ana sorunları başka insanların tutumlarından kaynaklanır. Diğerleri içinse, eksiklik yaşayabilecekleri deneyimleri ya da önlerine çıkabilecek fırsatları kısıtlar. Bazı durumlarda eksiklik ilerleyen bir yıkıma ve erken ölüme neden olur. Eksikliğin bu özel likleri birçok engelli insanda sıkıntılar yaratır. Engelliliğin herhangi uygun bir açıklaması, eksikliklerin neden olduğu zorluklara mutlaka yer vermelidir.
Sayfa 343Kitabı okudu
Eksikliğin deneyimlenmesi her zaman ilgisiz, etkisiz ya da olumlu olmaz.... Pek çoğumuz acı, kırgınlık, depresyon ve kronik hastalıklarla hayal kıriklığına uğramış ve ümidini kaybetmiş şekilde yaşarız. Pek çoğumuz gelecegimizin ilerleyen ya da ortaya çıkabilecek başka eksiklikler getireceğinden korkarız... Oysa eksiklik üzerine sessizliğimiz, bunların birçoğunu tabu haline getirmiş ve özaktarımımızda yepyeni bir dizi kısıtlama yaratmıştır
Sayfa 342Kitabı okudu
Psikologlar ve sosyal bilimciler, genellikle, yönetici elit tarafından yaratılan ve sürdürülen kontrol mekanizmalarının (örn. okullar, üniversiteler ve kitle iletişim araçları) bir par çasıdır ve görevleri egemen politik sistemin çıkarları tara findan tanımlanan gerçeklikleri algılamak ve kavramsallaştırmaktır.
Sayfa 285Kitabı okudu
Toplumsal cinsiyet günlük yaşantımızın önünde oynandığı bir perdedir. Varlığımıza öylesine işlemiştir ki, tıpkı nefes almak gibi, alışılmışlığı nedeniyle görünmez bir hal almıştır.
Sayfa 306Kitabı okudu
Bu açıklamalarda, toplumsal cinsiyet kavramsal olarak cins'ten önce gelir. Bazı feminist kuramcılar "cins/toplumsal cinsiyet" kavramlarını, ikisinin de biyolojik ya da toplumsal gerçekler olmaktan ziyade toplumsal olarak inşa edilmiş kavramlar olduğuna işaret etmek için kullanırlar. Bu da, en azından toplumsal cinsiyetin bazı modellerinde, "cins" ve "cinsiyet" sözcüklerini kavramsal olarak ayrıştırmanın mümkün olmadığı anlamına gelir:
Sayfa 319Kitabı okudu