Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ümmetin Terk Edilmiş Vazifesi

Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker

Faruk Furkan

En Eski Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker Gönderileri

En Eski Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker kitaplarını, en eski Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker sözleri ve alıntılarını, en eski Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker yazarlarını, en eski Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı okurken, özellikle sona doğru gelirken tüylerim diken diken oldu. Çünkü ne çok eksiğim ne çok hatam ne çok yanlışım varmış. Rabbim bizi ve tüm inananları bağışlasın. Allahümme Amin...
Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-Münker
Emr-i Bi'l-Maruf ve Nehy-i Ani'l-MünkerFaruk Furkan · Neda Yayınları · 201621 okunma
Allah’ın gerek kitabında bizatihi kendi dili ile emrettiği veya Rasûlü vasıtasıyla yapmamızı istediği her güzel amel ‚mâruf‛tur. Yasakladığı ve sakınmamızı emir buyurduğu her kötü amel de münker‛dir.
Sayfa 7 - Neda Yayınları
Reklam
Emr-i Bi’l-Maruf ve Nehy-i Ani’l-Münker Yapacak Kişinin, Yaptığı işin Âlimi Olması Gerekir.
Sayfa 13 - Neda Yayınları
. Şayet bir insan, emr-i bi’l-mâruf ve nehy-i ani’l-münker yaparken kendisine gerekli olan bilgi ve malumata yeterince sahip dešilse, ama bununla birlikte karşısındakine yine de uyarıda bulunmuşsa, o zaman onun dinleyen insanın üzerine hakkı araştırmak ve kendisini uyarmaya çalışan bu şahsın ne demeye çalıştıšını öšrenmek bir vazife olur. Bazı durumlarda bu farzdır. Unutmamalıyız ki bu dindir ve din hiçbir zaman ihmal edilmeye gelmez.
Sayfa 16 - Neda Yayınları
Emr-i Bi’l-Mâruf ve Nehy-i Ani’l-Münker Yapacak Kişinin ‚Yumuşak Huylu‛ Olması ve Rıfk ile Hareket Etmesi Elzemdir.
Sayfa 20 - Neda Yayınları
Bugün birçok insanımızın hataya düştüğü noktalardan birisi de, hiç şüphe yok ki bu meseledir. Yani şeriatın ölçülerine riayet etmeden, kafalarına göre ‘iyi’ ve ‘kötü’ belirleme ve neticesinde buna göre dostluk ve düşmanlık bağları kurma meselesi. Bakıyorsunuz adam Kur’an ve Sünnet ’ten kaynaklanamayan bir ölçü koymuş, ona uyanı ‘iyi’ uymayanı ‘kötü’ kabul ediyor. Veya bir kriter belirlemiş, ona riayet edeni ‘mühtedi’, riayet etmeyeni ise ‘sapık’ ilan ediyor. Bunlar son derece yanlış olan ve asla kabulü mümkün olmayan şeylerdir. Tekfir konusunda da mesele bundan farklı değil. Adam Allah ve Resulünün ‘küfür’ demediği bir şeyi küfür kabul edip ona uyanları Müslüman, uymayanları kâfir kabul ediyor. Oysa küfür Allah ve Resulünün ‘küfür’ dediği, iman da aynı şekilde Allah ve Resulünün ‘iman’ dediğidir. Bunun aksini söyleyerek iman ve küfür kriterleri belirlemek, imanla bağdaşmayan bir tutumdur
Sayfa 34 - Neda Yayınları
Reklam
İslam’ı kabul eden her insanın kesin olarak bildiği üzere yeryüzündeki en büyük mâruf “tevhid”, en büyük münker de “şirk”tir.
Sayfa 47 - Neda Yayınları
İslam âlimlerimizin belirttiğine göre tevhid; Allah’ı, rububiyet, ulûhiyet ve isim ve sıfatlarında birlemek‛ demektir. Rububiyet ve Ulûhiyet’de Allah’ı birlemek demek; Allah’ı yaratmada, rızık vermede, kâinatta tasarrufta bulunmada, hâkimiyet ve kanun koymada, öldürme ve diriltmede, ibadetlerde birlemek demektir. Bir insan bu hususlarda Allah’ın ortakları olduğunu söyler veya söylemese bile bu doğrultuda bir hayat sürerse, bu insan Allah’ı birlememiş ve Allah’tan başka bir rab ve ilah edinmiş olur. Örneğin: Hâkimiyet ve kanun koyma Allah’ın hakkıdır İlah ve rab kim ise, kanun koyan ve kullarının hayatını düzenleyen de o olmalıdır. Bu nedenle bir kimse çıkar da Allah’tan başkalarının da kanun çıkarabileceğini, onların dam hükmetme yetkisine sahip olabileceğini, egemenlik ve hükümranlığın Allah’a ait değil de millete ait olması gerektiğini söylerse, bu insan Allah’ı hâkimiyet ve kanun koymada birlememiş, onu tevhid etmemiştir.
Sayfa 48 - Neda Yayınları
58 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.