Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gerçek Bir Esaret Hikayesi

Esir

Adem Özköse

En Eski Esir Sözleri ve Alıntıları

En Eski Esir sözleri ve alıntılarını, en eski Esir kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Kaçırıldıktan sonra yeraltı cezaevinde yaşadıklarımız bizi yepyeni bir dünya ile tanıştırdı. Bu öyle bir dünyaydı ki çoğu zaman insanlığımızdan utandık. Akla gelmeyecek işkence ve zulümlere şahit olduğumuz yeraltı cezaevinde kalırken dışarıdaki hayatın her geçen gün bizden daha da uzaklaştığını, bir rüyaya dönüştüğünü hissediyorduk. Çünkü Esed rejiminin yeraltında kurduğu bu dünya adeta bambaşka bir gezegen, bambaşka bir âlem gibiydi." Hikayenin gerçekliğinin yüze vurur nitelikte... teklifkitap.com/esir-gercek-bir...
.... İyi olmadığımı fark eden Hamit'e içimdekileri özetlemek ister gibi, "Çocukların katledildiği dünyada biz yaşamasak da olur." dedim.
Sayfa 40
Reklam
Eğer hayatında hiçbir değer yoksa insanoğlu belli bir zaman sonra yeryüzünün en vahşi yaratıklarından birine dönüşebiliyormuş.
Sayfa 148
Daracık bir hücrede esir olsam da çocukların hayatlarının bu denli değersiz olduğu bir dünyaya elimden gelen bütün gücümle isyan etmek istiyordum.
Sayfa 153
İnsan hangi dinden, hangi milletten ve düşünceden olursa olsun zalimlere karşı mazlumların cephesinde saf tutmalı; bir mazlumu savunurken asla onun dinine, milletine, düşüncesine bakmamalıydı. İşte bunu başarabildiğimiz andan itibaren gerçek manada insan olacaktık.
Sayfa 153
"Mekan gönüldür, insan da gönülde ağırlanır." derler.
Sayfa 39
Reklam
"Çocukların katledildiği dünyada biz yaşamasak da olur."
Sayfa 40
Hücrede kalırken yaşadıklarımı tek tek zihnimi kaydediyor, zihnimi adeta bir kayıt makinesi gibi kullanıyordum.
Baştan aşağı kötülük ve zorbalığın hakim olduğu yer altı cezaevinde hayatta kalabilmenin tek yolu ise inanca ve umuda sarılmaktı. Biz de öyle yaptık ve inanç ile ama odun insan için ne büyük bir imtihan olduğunu bir kez daha keşfettik.
Çünkü insan için kölelik arızi, özgürlük ise fıtridir.
Reklam
Hücrede kalırken yaşadıklarımı tek tek zihnime kaydediyor, zihnimi adeta bir kayıt makinası gibi kullanıyordum.
Baştan aşağı kötülük ve zor balığın hakim olduğu yer altı cezaevinde hayatta kalabilmenin tek yolu ise inanca ve umuda sarılmaktı. Biz de öyle yaptık ve inanç ile umudun insan için ne büyük bir imkan olduğunu bir kez daha keşfettik.
Deki Allah’ın bizim için yazdığından başkası bize asla isabet etmez. O bizim Mevlamızdır. Öyleyse müminler ancak Allah’a tevekkül etsinler.
Bazen de caminin mermer avlusundaki sütunlara yaslanıp İslam tarihini, ümmetimizin şu anki durumunu düşünürdüm. Kendi kendime çözüm yolları arar, geleceğe dair plan ve programlar yapardım.
744 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.