Ne kadar aptaldı. Koca bir aptal.
Hep birilerinin ona hayran olabileceğini sanıyordu. Güzel ve fark edilir olabileceğini. Sevilebileceğini. Levana hep bir şeyler olabileceğini sanıyordu.
''Çünkü seni seviyorum! Sen de beni seviyorsun ama gururun yüzünden...''
''Ben sizi sevmiyorum!'' diye bağırdı Evret. Levana'nın vücuduna yüzlerce buzdan ok saplandı sanki. ''En azından öyle sanıyorum ama aklımı o kadar karıştırıyorsunuz ki, gerçek duygularımı ayırt edemiyorum.''
Levana şefketle gülümsemeye çabaladı. ''İşte! Gerçek aşk dedikleri bu ya zaten. Çatışan duygular, kontrolsüz bir tutku. Onu gördüğünde kalbin çarpar. Kasılır kalırsın. Ondan mı, yoksa onunla mı kaçmak istediğine karar veremezsin.''