Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anarşizmin Osmanlıcası

Felsefe-i Ferd

Baha Tevfik

Felsefe-i Ferd Sözleri ve Alıntıları

Felsefe-i Ferd sözleri ve alıntılarını, Felsefe-i Ferd kitap alıntılarını, Felsefe-i Ferd en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan aynı zamanda iki kadına birden aşık olamadığı gibi gerçeğe ve bilime aşık olanlar da başka bir şey düşünemezler. Hem bilime hem de hayata aşık olduğunu söyleyenlere inanmayın.
Bizde, henüz diğerinin cahilliğini gösterme hakkına malik alimler yetişememiştir.
Reklam
Ben bu yeni çağın içinde "anarşizm"i görüyorum. Kanımca kölelikten, ücretli köleliğe ve ücretli kölelikten sosyalistliğe ge­çen insanlık en sonunda anarşizme ulaşacak ve orada bireyselliğin bütün bağımsızlığını, bütün azametini duyumsayacaktır.
Midhat Paşa uygulanmasını arzu ettiği yasanın fransızcasını alır, Odeyan efendiye verir, Odeyan efendi de bu yasayı aynen çevirirdi. Çeviriler üzerinde yapılan düzeltmeler hemen hiç mertebesinde kalır; sonuçta uygun, uygun olmayan; yararlı, za­rarlı fransızların nesi varsa alınırdı.
Memduh Süleyman:
"Avrupalılaşmak -tekrar ediyoruz- ilk bakışta zannedildiği gibi milliyetten soyutlanmak, asıl doğasından ayrılmak değildir. Ne boyunbağı takmak, ne frak giymek, ne Beyoğlu çevresinde yaşamak, dans etmek ve ne de her gördüğü şeyi küçümseyici bir bakışla gelecek yapmak avrupalılığa bir örnek olabilir. Bunlar birtakım tören ve erkandan ibarettir, daldır, sonuncusu da büyük bir terbiyesizliktir. Avrupalılığın, avrupalılaşmanın asıl ruhu: Hak ve ödevdir. Hakkı tanımak, ödevini gerçekleştirmektir. İşte size iki unsur, ki bütün toplumsal açılmanın temeli, esası..."
Mademki onu bütün işlerimize vekil atadık, her şeye karışmak hakkıdır. İşte biz hükümeti hâlâ böyle bir vasi, böyle bir sorunlar çözücüsü varsaydıkça onun koyup ikame edeceği kuralları ve sınırları da hoş görmemiz gerekir.
Reklam
Dört yıl önce her şeyin, hatta siyasi hatalarla beraber fenni cahilliklerin bile bir mazereti vardı: İstibdad!.. Hep yapılamayan, ya da kötü yapılan işlerin sorumluluğu bu zavallı istibdada atf olunurdu. Hiç kimse de demezdi ki istibdad bu yapılamazlıklann sebebi değil sonucudur.
Yalancılık, dolandırıcılık, göz boyamak gibi bayağı sanatlar memleketimizin her tarafında ve özellikle az çok uygarlaşmış şehirlerimizde pek çok dikkat çekiyor.
En büyük ediplerimizden, yazarlarımızdan, ressamlarımızdan, musikişinaslarımızdan, tabiplerimizden, mühendislerimizden, mimarlarımızdan ve saire bilim ve sanat erbabımızdan yalnız kendi mesleğine çabasını adayarak yani biraz da memur sıfatıyla hükümet hazinesinden para almayarak yaşantısını sağlayabilmiş kaç bahtiyar görülebilir.
Osmanlıcayı -özellikle 19.yy yüzyıldaki- çok iyi bi­liyorum. Ama osmanlıcanın her şeyini değil. Osmanlıca bir der­ya, Türkçeyle bir süreklilik ilişkisinde olsa da ayrı bir dünya çünkü. Ancak bu ilişki yaralanmış ve irin toplamıştır.
189 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.