Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet

Leonore Davidoff

Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet Sözleri ve Alıntıları

Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet sözleri ve alıntılarını, Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet kitap alıntılarını, Feminist Tarihyazımında Sınıf ve Cinsiyet en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aile yoluyla "kadın" ve "çocuk" kategorileri, emeği ve kişiliği yalnızca "erkek" kategorisi yoluyla tanımlanabilen zayıf, bağımlı varlıklar olarak oluşturulur.
Ortadoğu’da genellikle namus kavramı ekseninde tartışılan kadının ikili görüntüsü bizimkileri aile içinde; ötekileri ise dışarıda tanımlamaktadır.
Reklam
Erkek, ekonomi, politika ve bilgi alanları içinde gösterilirken, kadın kategorisi açıkça aile ve akrabalık yapısı içine yerleştirilmiştir.
Hegel’in, erkeğin en önemli yaşantısının devlet, bilim, savaş, çalışma olduğu yönündeki görünüşü erkek kimliğinin temelini oluşturmaktaydı. (bunlar onu dış dünya ile ve kendisi ile karşı karşıya getiren faaliyetlerdi)
1960’larda yeniden ortaya çıkışından beri, kadın tarihinde en güçlü kavramlardan biri ayrı alanlar nosyonu olmuştur. Kamusal ve özel alan ayrımının kullanımı çok fazla karışıklığa neden olmuştur. Kadınlar otomatik olarak özel ile ilişkilendirilmiştir. Yakın zamana dek, kamusal ile özel hakkındaki tartışmalar, toplumsal cinsiyet boyutunu tamamen göz ardı ettiği gibi, evrensel olanı da hiç sorgulamıyordu. Bu tartışmaların merkezine oturabilecek aile, akrabalık, evlilik ve ebeveynlik kurumları görmezden gelinmiştir.
Siyasal eylem olarak tanınan en azından kısmen erkeğe özgü olarak tanımlanan denk olabilir. Fakat yeni feminist sorular, siyasal olanın sınırlarını diğer çatışma alanlarını da kuşatacak şekilde genişletmişlerdir. Böylesi yeniden tanımlamalar kamusal kadar özelinde sınırlarını kaldırmaktadır. Örneğin modern dönemlerde bazı kadınların ve aile gruplarının bir parçası olarak kalsalar da açıkça evlenmemeyi seçmiş oldukları ortaya çıkmıştır. Bu olgu ve 19 yüzyılın sonlarından itibaren doğum sayısının bilinçli olarak sınırlamak üzere yapılan sessiz grev özel yaşam alanında bir tür kadın siyasetini temsil edebilir mi? Kadınlar kamusal alana daha açık bir biçimde girmekteydi.
Reklam
Ancak iyi bir kocaya sahip olmakla 'gerçekten pislik' birine çatmak kaderin bir cilvesi olarak kabul edilirdi; tıpkı kadının ailesinin ayakta kalmasını kendi çıkarının önünde tutması gibi.
"...bu kadınların geleceğe ilişkin umutları iki asamalıdır. İlk aşamada 'evinin kızı' olmak, son aşamada 'evinin kadını' olmak isterler ya da bunları istemeleri beklenir. Umutlarının gerçekleşmesi aileye sadakat ve itaat ile mümkün olabilir"
Kirlilik düzen dışıdır.
Kirlilik düzen dışıdır. Düzen sağlanmak isteniyorsa, pislik ve karışıklığa yer yoktur. Kirliliği yok ederken, ortalığı temizleyip yıkarken, çevremizi yeniden düzenleriz; ayırarak, düzelterek ve paklayarak her şeyin düzenle uyumlu olmasını sağlarız.
Sayfa 123 - İletişim Yayınları
Orta sınıftan kadınlara, aile statüsünün inşa edilmesi doğrultusunda 'ahlaki işletme' de görev yüklenmişti. Bu görev özellikle işteki başarısızlığın aile mülklerini mahvetmesini engelleyen sınırlı sorumluluktan önceki dönemde ticari ve profesyonel güvenilirlik yaratılması açısından önemliydi. 19. yüzyılda böylesi kadınları yücelten edebiyatın, onların görevlerini, toplumun ahlaki dokusunun yaratılması ve korunması işine benzetme tarzı çarpıcıdır. Ancak kadınlar 19. yüzyıl sonlarında ahlaki reformda ya da toplumsal dürüstlük kampanyalarında olduğu gibi kendileriyle aynı statü grubundaki erkeklere bir dizi ahlaki değeri yerleştirmeye çalıştıklarında, kadınları ahlak bekçiği ve sofulukla suçlayan bu adamlar, rahatsız ve sabırsız oldular. Diğer bir deyişle, erkekler olarak kendi ayrıcalıklarına yönelik taleplerini savunmaktaydılar.
Reklam
Babalık, yalnızca erkek olmanın değil, yetişkin bir erkek oluşun da önemli bir göstergesiydi. Babalar özel ve kamusal alanları birbirine bağlıyorlardı; toplumsal cinsiyet düzeninin kurulmasında babalık önemli bir rol oynadı.
Hanelerin büyük çoğunluğunda, patatesleri soyanlar, çorapları yıkayıp yerlerine yerleştirenler, kusmuğu temizleyenler, çocuk bezlerini ve çarşafları değiştirenler kadınlardır (özellikle anneler, ayrıca yaşlılara ve kronik hastalığı olanlara bakan kadınlar). Bu faaliyetler hala sevgi (ve dayanışma) adına yürütülmektedir. Guardian'da çıkan bir makalede Mary Stott soruyordu: Bir Köle mi, yoksa bir Pasaklı mısınız?
Gelinin ailedeki öteki kadın olmasını meşru kılan normlar, toplumsal değerler bulunmaktadır. İslam hukuku bu açıdan son derece açıktır: İslam hukukunda karının görevleri sıralanırken beden ve emeğine kocanın tasarruf hakkı açıkça dile getirilmektedir: Karının görevlerinden biri "özürlü olmadıkça cinsi münasebetten kaçınmama"dır. Bir diğeri ise ev işleri ile ilgili maddedir: "Gerekirse karı evin işleri ile bizzat meşgul olacaktır. Koca mali durumu müsaitse ve karının sosyal durumu icabettiriyorsa, ona hizmetçiler temin etmekle mükelleftir. Aksi halde kadın ev işlerini bizzat yapmak zorundadır". Ayrıca, kocasına karşı ödevlerini yerine getirmeyen ve bunda ısrar eden kadına karşı kocasının tedip hakkı (dayak) bulunmaktadır (Cin, 1974:187-191). Görüldüğü gibi, İslam hukuku cinsel münasebeti erkekler için bir hak, kadınlar için bir görev olarak tanımlamış, aile içinde şiddet ve iğfale meşruiyet kazandırmıştır. Öte yandan, kadının emeğinin sömürülmesinde sınıfsal bir farklılık olabileceğini kabul etmiştir.
Erkek ve kadın kategorisinin ilişkisi, tarihsel olarak sonsuzca değişken olmasına rağmen, her yarığın içine işleyip renkli bir boya gibi insan düşüncesine ve davranışına nüfuz eder.
Sayfa 109
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.