Hiç değişmediğini iddia eden ve bununla gurur duyan insanlarda bir hamlık, çiğlik, pişmemişlik var. İnsan ki eşrefi mahlukattır, içindeki semavi özü keşfetmekle yükümlüdür. Çıkacaksın yollara, kendine doğru git gidebildiğin kadar. Keşif boynumuzun borcudur.Kendimizi keşfetmek, aşkı keşfetmek, dünyayı keşfetmek, ötekini keşfetmek...
Sayfa 15 - Doğan Kitap, 1.Baskı, Kasım 2010Kitabı okudu
Kendisine yapılan iyilikleri asla unutmaz, ama kötülüklere gelince hafızası balıkların hafızasına döner;
kemlikleri ve kimneri çabuk unutur. Kimseyle düşmanlığı yoktur.
Kancıklık sevmez.
Dedikodu etmez.
Başkasının gölgesine muhtaç olmadan tek başına yaşayan hür ve gür bir ağaç gibidir. Canı sıkılınca duvarında asılı eski bir yazıya bakar;
kim bilir hangi mahir hattatın elinden çıkma yazıda şöyle yazar: “Buda geçer yahu”.
Kaç kadın ölüyor bu ülkede?
Koca dayağı, baba dayağı, namus cinayeti,
Nişanlı gazabı, boşanmış eşin intikamı derken,
Kaç kadın, en yakınlarındaki erkeklerin
Elinde can veriyor.
Yaralanıyor, kırılıyor dal gibi?
Ve daha kaç kadın korkuyla, endişeyle,
Cehennem hayatı yaşıyor?.
Gidecek bir yeri, sığınacak bir kapısı olmayan
Kaç kadın var?.
Kadınlarını inticen bir ülke mi olduk biz?..