Fücur Gönderileri
Fücur kitaplarını, Fücur sözleri ve alıntılarını, Fücur yazarlarını, Fücur yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanoğlu en yakınları tarafından yaralandığı için mi farkında dahi olmadan hiç tanımadığı insanlara içini döküyordu?
İnsan her zaman konuşarak güçlü olamazdı. Sessizliğin de bir sesi ve gücü vardı. Konuşmadan ya da bağırmadan da sesini duyurabilirdi insan.
Hakikaten namus temizlenebilen bir şey miydi? Namus temizlenince kalanlar için hayat daha temiz ya da eskisi gibi oluyordu? Belki de bazı şeylerin kirli kalabilme hakları olmalıydı.
İnsanlar sevdiklerini kaybettiklerinde öğreniyordu mezarlıklardan korkmamayı.
Evin uzun koridorunda yürürken gözü duvardaki çatlaklara ilişti. Bir yarayı andıran çatlakların arasından görünen uçuk pembe, sarı renkler sanki başka zamanın izleriyiz dercesine orada öylece duruyorlardı. Her renk başka bir acıyı ya da günahı temsil ediyordu. Bu ev için hiçbir renk mutluluğun rengi değildi.
Cehenneme gidenler cehennem ateşinde yakılıp cezalandırılıyorlarsa bu günahlar üstü günahın asıl kefareti neydi? Şayet başka bir dünyada günahlarının kefareti olarak yanıp yeniden zevki sefa içinde cennete gönderileceklerse, bu günahlar üstü durum için kabul edilemezdi. Bunun için başka bir çözüm olmalıydı. Kesinlikle yaşamın kaynağından silinmelilerdi. Öldükten sonra bir daha asla diriltilmemek üzere...
☐
☐
