Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fütûhât-ı Mekkiyye Şerhi / Müşkilati'l-Fütuhati'l-Mekkiyye

Abdulkerim el-Cili

Fütûhât-ı Mekkiyye Şerhi / Müşkilati'l-Fütuhati'l-Mekkiyye Hakkında

Fütûhât-ı Mekkiyye Şerhi / Müşkilati'l-Fütuhati'l-Mekkiyye konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
5
Okunma
Beğeni
408
Görüntülenme

Hakkında

"Şeyh, izah edilen bütün ilimlerin manalarını bu kitapta (Fütûhât-ı Mekkiyye) topladığını ve onları beş yüz elli dokuzuncu bölümde ima ettiğini söyler. Bu güzel kokuyu biriktirip topladığı ve değeri yüce, önemi büyük olan bu ilmi harika bir telif, ilgi çekici ve güçlü bir üslupla sağlam bir şekilde sıkıca büktüğü ve bu bölüme yerleştirdiği şeylerin anlaşılması akıl sahiplerinden çoğuna, tamamen muğlak kaldığı için bu bölümü, kitabın bütün müşküllerini şerh etmeye yöneldim. İshab (tafsilata girme, ayrıntıya inme) ve itnaba (sözü uzatma, uzun uzun anlatma, mübalağa etme) düşmemek için sözü kısa kestim ve ona Şerh-u Müşkilâtil-Fütûhâtil-Mekkiyye ve Fethu'I- Ebvâ bi'l Muğ lakât min UlCımill-Ledünniye ismini verdim." Kendisinin de belirttiği gibi, eloli Şerh'inde, onun mücmel, muamma, müphem ve manaları örten rumuzlarını açıklamıştır. İbn Arabi'nin kendisi de söz konusu bölümün girişinde, kitabın bütün kısımlarıyla ilgili olan ve dikkat çekilmesi gereken hususları bu bölüme aldığını belirtmiştir. Titiz bir tahkikle birlikte sunulan bu metnin önemi, İslam tasavvufunu inceleyenlerin önünde yeni bir ufuk açmasından kaynaklanmaktadır. Buradan, tasavvufun hicri sekizinci ve dokuzuncu asırlarda kazandığı sebat ve kökleşme görülecektir. (Tanıtım bülteninden)
Çevirmen:
Ali Akay
Ali Akay
Tasarımcı:
Sercan Arslan
Sercan Arslan
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 6 dk.Sayfa Sayısı: 215Basım Tarihi: Ekim 2015Yayınevi: İlk Harf YayınlarıOrijinal Adı: Şerh-u
ISBN: 9786059844291Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Abdulkerim el-Cili
Abdulkerim el-CiliYazar · 9 kitap
1365-66 yıllarında Bağdat yakınlarındaki Cîl kasabasında doğdu. Kâtib Çelebi ve ona dayanan Brockelmann’a göre Abdülkādir-i Geylânî’nin torununun oğludur. Brockelmann tarafından sadece Cîlânî nisbesinin verilmesi bu yüzden olmalıdır. Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur. Tahsil durumu, ailesi, çevresinde kimlerin yer aldığı, toplum içindeki mevkii gibi hususlar tamamen karanlıktır. Bununla beraber bazı eserlerinde, özellikle el-Kehf ve’r-raḳīm adlı risâlesinde, Zebîd’de yanında kaldığı Şerefüddin el-Cebertî’nin müridi olduğunu, bazı arkadaşlarıyla birlikte 1396-97 yılında onun mescidinde toplandıklarını söyler ve el-Kelimâtü’l-ilâhiyye adlı eserini 1402-1403 yılında tamamladığını kaydeder. Eserlerinden Hanbelî mezhebine ve Kādiriyye tarikatına mensup olduğu anlaşılmaktadır. İlmî yönden oldukça verimli bir ömür süren Cîlî Bağdat’ta vefat etmiştir. Abdülkerîm el-Cîlî, eserlerinin büyük bir bölümünü İbnü’l-Arabî’nin fikirlerinin şerhine ayırmış, bazı konularda ona muhalif kaldığını ifade etmekle birlikte, tasavvufun ana meselelerinde, vahdet-i vücûd* ve hazarât-ı hams* gibi telakkilerde tamamen onun izinden gitmiştir. Tasavvufî ıstılahlarla yüklü el-İnsânü’l-kâmil adlı eserinde geniş şekilde işlediği küllî ve cüz’î bütün âlemleri, ilâhî ve kevnî kitapların tamamını kendinde toplayan, ruhu, kalbi, aklı ve nefsi ile mükemmelleşip mutlak tasarruf sahibi olan, kusursuz bir ayna gibi maddî-mânevî her şeyin yanı sıra ilâhî vasıfları ve kudretleri de yansıtan insân-ı kâmil* fikrini ve izah tarzını Muhyiddin İbnü’l-Arabî’den almıştır. Cîlî’ye göre kâmil insanın en mükemmel örneği Hz. Muhammed’dir; ondan sonra gavs* ve kutub*lar gelir. Diğer insanların ruhları, insân-ı kâmilde tecellî eden ilâhî sıfat ve kudretlerden birer kopya, Cîlî’nin ifadesiyle birer “nüsha”dırlar ve asl*a nisbetleri ve bağlılıkları ölçüsünde kâmil insan olurlar. Şairlik yönü de bulunan, fikirlerini açıklarken uygun gördüğü veya konuyla ilgili olarak kendisinin yazdığı sûfiyâne şiirlerden de faydalanan müellif, bu bakımdan da İbnü’l-Arabî’yi taklit eder. Eserleri. Abdülkerîm el-Cîlî’nin eserleri İslâm dünyasında özellikle Doğu Hindistan’da dikkati çekmiş, dinî inanç ve fikirlerin teşekkülünde büyük bir tesir icra etmiştir. Günümüze kadar gelen otuzdan fazla eserinden bazıları şunlardır: el-Kehf ve’r-raḳīm (Haydarâbâd 1323, trc. M. Yuluğ, İstanbul 1979); el-İnsânü’l-kâmil*. Kahire’de birçok defa basılan eserin bazı bölümleri R. A. Nicholson (The Perfect Man, Cambridge 1921) ve Titus Burckhardt (‘Abd al-Karîm el-Jîlî, L’homme Universel, Paris 1975) tarafından tercüme edilmiştir. Bu iki tercümede eser hakkında birer inceleme yazısı yer almaktadır. el-İnsânü’l-kâmil ile Ḥaḳīḳatü’l-yaḳīn adlı eserleri Alizâde adlı bir şahıs tarafından Türkçe’ye tercüme edilmiştir (bk. Süleymaniye Ktp., Hacı Mahmud Efendi, nr. 3018, 3157; Uşşâkī Tekkesi, nr. 411). Eserin Latin harfleriyle yayımlanmış bir Türkçe tercümesi daha vardır (İnsân-ı Kâmil, I, trc. A. Akyıldız, İstanbul 1972; II, trc. A. Akçiçek, ts.). Şerḥu müşkilâti’l-Fütûḥâti’l-Mekkiyye; Menâẓırü’l-ilâhiyye; Ḥaḳīḳatü’l-yaḳīn; en-Nâmûsü’l-aʿẓam ve’l-ḳāmûsü’l-aḳdem; Merâtibü’l-vücûd; Ḳābe ḳavseyn ve mülteḳa’n-nâmûseyn; ed-Dürretü’l-ʿayniyye (veya Ḳaṣîdetü’l-ʿayniyye); Keşfü’l-ġāyât şerḥu Kitâbi’t-Tecelliyât (diğer eserleri için bk. GAL, II, 264-265; GAL Suppl., II, 283-284). BİBLİYOGRAFYA Keşfü’ẓ-ẓunûn, I, 740; II, 1525; Hediyyetü’l-ʿârifîn, I, 610-611; R. A. Nicholson, The Perfect Man, Cambridge 1921; Serkîs, Muʿcem, I, 728, 729; Brockelmann, GAL, II, 264-265; Suppl., II, 283-284; Titus Burckhardt, L’homme Universel, Paris 1975; Goldziher, “Abdülkerim”, İA, I, 90; H. Ritter, “ʿAbd al-Karīm al-D̲j̲īlī”, EI2 (İng.), I, 71.