Fuzuli Hayatı ve Eserleri
Süleyman NazifEn Eski Fuzuli Hayatı ve Eserleri Sözleri ve Alıntıları
En Eski Fuzuli Hayatı ve Eserleri sözleri ve alıntılarını, en eski Fuzuli Hayatı ve Eserleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Pâdişâh-ı bahr u ber Sultân Süleymân
Server-i sâhib-i nazar şâhen-şeh-i şefkat-şiâr
Ol nihâl-i gülşen-i devlet ki şâh-ı gül gibi
Lutfu kahrından verir ahbâba gül ağyâra hâr
[Kara ve denizin padişahı Sultân Süleymân,
Bakışı güçlü önder, şefkat karakterli şâhların şâhı.
O, devlet bahçesinin fidanı ki güllerin şâhı gibi.
Lütuf ve kahrndan dostlarına gül düşmanlanna diken düşer.]
Sayfa 41 - Kaside Der Tavsif-i Bağdad Ve Medh-i Sultân Süleymân
Fuzûlî'nin Nişâncı Mehmed Paşa’ya olan Şikâyetnâme-i meşhûrundan başka, hayât-ı husûsiyesini(1) tavzîh(2) eden bir vesika ahlâfa(3) intikâl etmedi. Fakat edebiyatımızın bir şeh-kâr-ı muhalled(4) olan bu eser gösteriyor ki Fuzûlî’yi zamânında, bir iki kadirşinâs(5) zâttan mâadâ(6), kimse anlamamış. Hele bizzât şâir ve şâir-nevâz(7) Süleymân-ı Kânûnî, yalnız kendi devrinin değil, her devrin en büyük şâiri olan bu dehâ-i müstesnâyı(8) takdir edememiştir.
Sayfa 43
Süleymân-ı Kânûnî Fuzûlîyi -hatta meşhur kasîdesinden sonra bile- anlamadı. Şâiri Irak’ın kızgın çöllerinde bağrı yanarak, ihtiyâc içinde kıvranmaktan tahlîs(1) ile, meselâ İstanbul’a getirseydi ... kırksekiz senelik devr-i medid-i saltanatının(2) en meşkur(3), en pây-dâr(4) en azametli eseri olurdu.
Sayfa 43
Şikayetnâme
"Didim yâ eyyühâ’l-ashâb, bu ne fi‘l-i hatâ ve çîn-i ebrûdur?
Didiler muttasıl bizim âdetimiz budur."
Sayfa 44 - Fuzulî'nin Şikâyetnâme'sinden
Fuzulî'ye Ödenemeyen Maaş
Beygirlerin, öküzlerin emr-iâşesiyle(1) serseri bir dervişin ihtiyâc-ı müstekrehi(2) en büyük şâirin mâişetine(3), istirahatına, hayatına tercih edilmiş. Bu hal ve hareket karşısında, Süleymaniye Camii, kubbeleri, minareleri, Mimâr Sinan'ıyla birlikte hicâbından(4) yerlere geçse sezâdır(5).
Sayfa 47
"Murâdım Ka'be idi tavf-i der-gâhın nasib oldu
Çekerdim lâ'l için hasret irişti sem'e güftârın"
Sayfa 48 - Fuzuli'nin Divan'ından Kanunîye Dair