Her ne kadar bir süre ara verip uzunca bir zamanda bitirsem de, güzel bir roman olduğunu söyleyebilirim. Bazı noktalarda beni uzun uzun hayaller kurmaya itti. Belki bir kaçış değil ama hayalimde olupta gitmek istediğim yerleri çokça düşlerken buldum kendimi. En çok hoşlandığım kısım (kelime olarak spoiler yerine oyunbozan demeyi seçiyorum çünkü neden güzel Türkçemizi katledelim) -dikkat oyunbozan- Bayan Gok Gokun olduğu kısımdı. Bir insan neden bir canlıya bu kadar anlam yükler diye düşünürken farkettim ki, anlam yüklemek değil yerine koymak orada olan... Uzun lafın kısası, herkesin belki de hayalini kurduğu alıp başını gitme konusunu temel alan bir kitaptı. Ben de bunu denemek isteyen ve bu özgürlüğü tatmak isteyen biri olduğum için, beni içine çekti ve hikayeyle kolayca bütünlük kurabilmemi sağladı. Derseniz ki bu bir roman, hikaye değil. Evet bu kitap bir roman kapağında yazana göre, ama bence bir öyküler toplamı... Sanki herkesin başından geçenler birer öykü olarak toplanmışta bir bütün olup romana dönüşmüş. Ne diyeyim, bir gün kaçmak istediğimiz yerleri kaçıp görmek umuduyla!