Yorumlar ve İncelemeler
Sevda, Mardin’den İstanbul’a gelmiş o saçma örf, adetleri yıkmaya çalışan bunun için de okumak ve öğretmek olmak için hayat mücadelesi veren, ailesinin yüzüne “leke” sürdürmemek için hayatından ödün veren genç bir kızdır. Savaş(beşik kertmesi) ile bir tartışma sonucunda olanlar olur ve kızımıza araba çarpar. Keşke çarpmasaydı mı demek lazım ? Yoksa iyi ki çarpmış da o güzel mutlulukları bir genç kız edasında ilk kez yaşamış diye mutlu mu olmak lazım? İnanın bu çok düşündürdü beni. Kendisini hastaneye götüren yakışıklı Gamzeli zaten Sevda’ya kara sevdalıdır. Kar Sevda ama en karasından hani gece karanlığından derler ya işte öyle sevdalıdır. Kitabın başını ve sonunu anlatmayacağım. Okunması ve hissedilmesi gerektiğine inanıyorum. İkinci kitabı sabırsızlıkla bekliyorum.
Kitap 
müjde Yıldırım ‘ın Hatay’da ilk imza gününde eline geçen bir mektup sonucu yazıldı. Sevda, yazarımıza mektubu verir ve hayatının mutlu sonlanmadığını ama mutlu son istediğini söyler. Hayatını yazarımıza teslim edip istersen yaz, istersen at der. Sonuç mu koca bir kitap olmuş. Mektubun aslını merak ediyorum. Kitabın aynısı olduğunu biliyorum ama el yazısına dokunurken neler hissedeceğimi düşünüyorum. Tabii ki aklıma takılan çook soru var.
Peki ama İstanbul’da yaşayan ve Mardin doğumlu Sevda’nın Hatay’da ne işi vardı?
Acaba şuan Sevda ne yapıyor? ki inşallah sonrasında mutlu olmuştur.
Sevda adı gerçek, peki Saraçoğlu soyadı gerçek mi?
