Gökyüzü
Reşat Nuri GüntekinEn Eski Gökyüzü Gönderileri
En Eski Gökyüzü kitaplarını, en eski Gökyüzü sözleri ve alıntılarını, en eski Gökyüzü yazarlarını, en eski Gökyüzü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Ne olacak bu sizin yeni kızların hâli Sevim?..” dedim. Bir yandan muharebeye varıncaya kadar bütün erkek işlerine girmeye kalkışırsınız. Bir yandan böyle her şeyden korkarsınız. Geceden korku, mezarlıktan korku, minareden korku, kayyumdan korku…
Sayfa 79 - İnkılâp ve Aka Kitabevleri, 5. basılış
Fakat benim bildiğime göre insanların müşterek bilgileri ne kadar çoğalırsa birbirleriyle anlaşmaları o kadar güçleşir, aralarındaki uçurum o kadar genişler.
Sayfa 158 - İnkılâp ve Aka Kitabevleri, 5. basılış
Tabiatta hiçbir şeyin sonbaharı insanınki kadar zengin ve parlak olmuyor. Sonbahar meraklısı şairler bilmem neden onu “kuytu ormanlar, ıssız dereler, nâşi evrak ile dolu” laflarda aramaya giderler de insanların yüzünde seyretmeyi akıl etmezler.
Sayfa 183 - İnkılâp ve Aka Kitabevleri, 5. basılış
Anlıyorum ki bu gece, fikrin, çıplak fikrin beni teselli edebileceği bir gece değildir; bir parça rüyaya, masala ihtiyacım var.
Sayfa 217 - İnkılâp ve Aka Kitabevleri, 5. basılış
Çocukken bayram sabahlarında beni de birkaç defa getirdikleri bu camiyi bir kere daha görmek için içimde garip bir merak uyandı. Tanınmaktan korkuyormuşum gibi çekine çekine içeri girdim.
Caminin içi soğuk ve karanlıktı. Titrek bir yağ kandilinin ışığında birkaç ihtiyarın kendi kendilerine namaz kıldığı, dua ettiği görülüyordu. Bunlar, belki de benim çocukluk arkadaşlarımdı. Âdeta yanlarına yaklaşmak ihtiyacını duyuyordum. Geçen elli yıl içinde cami bana küçülmüş gibi görünüyordu. O kadar hayali, bu daracık kubbeye nasıl sığdırmıştık?
Sayfa 224 - İnkılâp ve Aka Kitabevleri, 5. basılış
Benim en uzak hatıram daha dün olmuş gibi... Hatta bunlara hatıra demek bile doğru değil. Bir vaka insana zevk, azap, korku, ümit, hasılı iyi yahut kötü bir heyecan veren şeydir. Onun hatıra olması için bu heyecanlardan temizlenip ayrılması bir mücerret fikir, bir ölü manzara halini alması lazım gelir. Halbuki benim hatıra dediğim şeylerin bir iki gün evvel çektirilmiş bir dişin yeri gibi daha sızısı tamamiyle geçmedi.