Balzac okumalarına son vermeden önce ( şimdilik) yıllar önce okuyup, derinden etkilendiğim Goriot Baba'yı bir kez daha okumayı istedim.
Goriot Baba'da 1819 yılında bir pansiyonda kalan bir grup pansiyonerin yaşamı anlatılır.
Paris'e hukuk okumak için gelen Eugene de Rastignac, Fransız toplumunda statü kazanmanın yolunun, eğitimden çok, sosyetede mevki sahibi olmaktan geçtiğini fark eder.Bu hedef doğrultusunda katıldığı davetlerde, aynı pansiyonda kalan Goriot Baba'nın kızları ile tanışır.
Eugene de Rastignac ile Goriot Baba arasındaki ilişki kızları üzerinden kurulur.
Sosyeteye girmeyi amaçlayan Eugene de Rastinac ile kızlarının mutluluğundan başka bir şey düşünmeyen, bu uğurda her şeyini feda eden Goriot Baba'nın iç içe geçmiş hikâyesi anlatılırken, dönemin toplumsal yapısını da ustalıkla yansıtır Balzac.
Balzac.
1819 yılının Paris'inde erkek egemen toplumsal yapıyı, aile ve evlilik kurumu üzerinden sorgularken, toplumdaki tabakalaşmayı da betimler.
Aile kurumundan bahsederken bireyin babalık ve evlatlık rolleri üzerinde de durur.
Birbirine zıt iki baba-evlat portresi sunar.
İyi evlat pansiyonda oturan Matmazel Victorine iken kötü evlatlar Goriot Baba'nın kızlarıdır. Goriot Baba iyi baba, Matmazel Victorine'in babası kötü babadır.
Balzac'ın sevdiğim kitaplarından biri olan Goriot Baba ilk okuduğum dönemin anısını da taşıdığı için özel bir kitap benim için.
