Güç Ve Masumiyet
Rollo MayGüç Ve Masumiyet Gönderileri
Güç Ve Masumiyet kitaplarını, Güç Ve Masumiyet sözleri ve alıntılarını, Güç Ve Masumiyet yazarlarını, Güç Ve Masumiyet yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birey “hayır” da diyemiyorsa anlamlı bir “evet” yoktur ortada.
"İnsanların iyileri sevdiği naif inancı da en
eski yanılsamalarımızdan biridir."
"Hayat, kişinin kendisini yenmesinden ibarettir." Nietzsche
İçinde merhamet barındırmayan gücün sonu zulümdür.
Eğer bir kişi bile onu tanımış olsaydı, intihar etmezdi .
Bir şeyler öğrenebileceğimi bilsem , en büyük düşmanımı görmek için yirmi mil yürürdüm.
Lessing
Masumiyet ayrıca bir güçsüzlük halidir. Masumiyeti tartışırken, sorunlarımızdan biri, bu güçsüzlükten masum kişinin hangi dereceye kadar yararlandığını tespit etmek olacaktır. Soru şudur: Masumiyet, ne ölçüde bir yaşam stratejisi olarak kullanılır?
Sorunları şimdi yaşa. Belki sonra ... ileride bir gün cevabı yaşarsın.
Rilke
ŞİDDETİN PSİKONÖROLOJİK YÖNLERİ
Şiddet, normal ve basit formunda, bastırılmış tutkunun patlamasıdır. Kişi (veya bir grup insan) meşru hakları olduğunu hissettiği şeylerden bir süredir mahrum bırakılmışsa, kalan öz saygısını yıpratan acizlik hisleri sürekli olarak sıkıntı veriyorsa, şiddet tahmin edilebilir nihai bir sonuçtur. Şiddet, kişinin öz saygı, eylem ve gelişmesinin önündeki engel olarak yorumlanan şeyi yok etme güdüsünün patlamasıdır. Bu yok etme arzusu kişiyi öylesine ele geçirebilir ki yola çıkan herhangi bir nesne yok edilir. Bu nedenle kişi, bu süreçte genellikle sevdiklerine, hatta kendisine bile zarar vererek gözü kapalı sağa sola saldırır.
Vergilerimiz finanse etmese Vietnam'daki savaş devam edemezdi; bu anlamda ister bizzat savaşı savunalım ister karşı olalım, hepimiz savaş gayretinin içindeyiz.
Savaşın cazibesinin kaynakları nelerdir? Bir tanesi aşırılığın çekiciliğidir; yani muharebede her şeyi riske atmak.İkincisi, kişiyi bireysel sorumluluk ve suçluluk duygusundan kurtaran, çok büyük bir örgütün üyesi olmanın güçlendirici etkisidir.
Kişi sevilmediğinde veya tutarsız bir şekilde sevildiğinde ya da kendine hiç güveni olmayan bir anne veya baba tarafından sevildiğinde, daha sonraki saldırganlığında dünyadan bir intikam alma eğilimi, kendisine yaramayan bu dünyayı başkaları için de yok etme ihtiyacı gelişir.
İnsanlar yaşamaya devam etse bile kültür ölebilir ve bugün bizi tehdit eden de budur, çünkü bu muazzam bilgi birikiminin büyümesi, genişlemesi, beyin, kitap ve gelenek gerektirir. Kültür insanların kafalarının üzerinde süzülen bir şey değildir, kültür insanın kendisidir.
Duygusal gücünü ve saflığını koruyan tek bir kelime var." Tahmin etmiş olduğunuz gibi, bu kelime "fuck" Bu kelimenin saflığını korumasının tek nedeni yasa dışı olmasıdır, der Rubin, bu nedenle bir saflığı, bir etkisi kalmıştır.
Bu kelimenin duygusal gücü olduğunu kabul ediyorum. Ancak gücü kelimenin anlamıyla bağlantılı mıdır? Hayır, tam tersiyle bağlantılıdır, yani orijinal anlamı olan, iki insan arasında şefkat ve nezaketle birlikte, fiziksel ve psikolojik olarak kendini bırakmakla nitelenen bir ilişki değil de, bir patlama ve saldırganlık ifadesi olarak. Doğrusu "fuck" kelimesi tam olarak benim anlatmak istediğimi, yani kelimelerin zıt anlam kazanacak şekilde çarpıtıldığını kanıtlar. Bir kelime bozulduğunda saldırgan bir anlam kazanır: Orijinal anlamını kaybeder, adaba aykırılıkta saldırgan bir biçim kazanır ve daha sonra unutulabilir.