Gülmeyi azalt, çünkü çok gülmek kalbi öldürür. Hem şunu da unutma! Her kahkaha bir bardak kana bedeldir. Çok gülen insanlar, çok kederli olup, kederlerini yapmacık bir neşe ile örtmek isteyenlerdir. Gerçekten de gülmek, kahkaha atmak, göz yaşlarımızın maskesi olduğu da bir gerçektir. Yerinde gülmek elbette güzeldir. Güzel bir gülüş, karanlık eve giren bir güneş ışığıdır. Peygamber Efendimiz de dâima tebessüm ederlerdi. Sen ise avare gönül! Hep gülmek istersin... Uğursuzluklara pek kızarsın; onun cilvesine, kinine, başına getirdiği âfetlere öfkelenirsin.
Onun susmasından, kutsuzluklarmdan, sana kin beslemesinden pek incinirsin. Neşelenmeni, gülmenî artırırsan, semi büsbütün aldatır, üzüntüye sokar. Ey boş şeylerle uğraşan değersiz kişi, sen şu yıldızların üzerindeki oyunlarına, işvelerine bakma da, kendi aşkını bul, gönlünü ver, gerçek aşka sarıl! Sen dünyamızın hoşa gitmeyen, insanı üzen bu inançlarını görmezlikten gel!
Ben derdimi hemdert olan kimseden başkasına söylemem.
...
Bizim gibi bir hâlin olmadıkça bizim hâlimiz sana göre masal olur.
Benim yakınlığımı başkasına kıyas etme. Başkası tuzu elinde tutuyor, hâlbuki benim yarama ekilmiştir.