Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hakikat Bilincinin Kaybı

Atasoy Müftüoğlu

En Yeni Hakikat Bilincinin Kaybı Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Hakikat Bilincinin Kaybı sözleri ve alıntılarını, en yeni Hakikat Bilincinin Kaybı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tarihi anlama yeteneğini kaybeden bir zihin dünyası, tarihe müdahale edemez.
Sayfa 124Kitabı okudu
"otorite ideolojileri, Aziz İslam'ın dünyevi (ekonomik, hukuki, felsefi) meșruiyetine son vererek islami meșruiyeti metafizik meșruiyetle sınırlandırdı." (Atasoy Müftüoğlu / Hakikat Bilincinin Kaybı}
Reklam
Tek akla, tek yoruma kapanan topluluklar hiçbir şekilde eleştirel bir tavra, tarza, konuma sahip olamaz, tarihsel sorular etrafında kapsamlı çözümlemeler yapamaz, zamanın ve tarihin bilincinde olamaz, entelektüel bir misyon yüklemezler. Tek akla, tek yoruma körü körüne bağlanan toplumlarda hiçbir düşünsel, kültürel, felsefi gelişme, enginlik yaşanamaz. Toplumlarımız, kültürel hayatımız, dini hayatımız Batıyla özdeşleşmek istedikçe, neden batı tarafından istiskal edilerek dışlandıklarının cevabını bulmak zorundadır.
Tevhidi dünya görüşüne ve hayat tarzına dayalı inançlarımız/değerlerimiz/ilkelerimiz bizim hiçbir şekilde vazgeçemeyeceğimiz organlarımız/uzuvlarımız gibidir. Aziz İslam'ın sembolik/törensel/bireysel/manevi bir sisteme dönüştürülmüş olması bizlerin, birer birer hayati organlarımızı/uzuvlarımızı kaybetmekte olduğumuzu gösterir.
Vahiy-akıl bütünlüğünün, inanç-bilgi bütünlüğünün bozulmasıyla birlikte İslam dünyası toplumları ve kültürleri içe ve geçmişe kapandılar. İçe ve geçmişe kapanmayla birlikte toplumlarımız kendi kendilerini sömürgeleştirmeye açık hale getirdi, gelecek üzerinde etkide bulunma iradesini kaybederek, Müslümanlar, her alanda sahip oldukları imkanların sınırlarını zorladılar, yapabilecekleri her ne varsa, bütün içtenlikleriyle, büyük bir samimiyetle büyük çabalar harcadılar.
Sayfa 178 - Mahya YayıncılıkKitabı okudu
Modern-seküler düşünce tarafından, Batı'nın zihin dünyası tarafından onaylanabilecek bir din ve siyaset algısı içerisine hapsedildiğimiz için, Batılı değer sistemini referans olarak alıyor, İslam'ı temel referans olarak alamıyoruz.
Sayfa 177 - Mahya YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
İslam dünyası toplumları, kültürleri; kitleleri akılsızlaştıran, fikirsizleştiren, düşüncesizleştiren taklit ve tekrara dayalı bir geleneği "din" haline getirdikleri için, tarihsel-siyasal-felsefi bir farkındalığa sahip değiller.
Sayfa 163 - Mahya YayıncılıkKitabı okudu
Bilgi, düşünce, fikir, felsefe üretemediğimiz için hamaset/popülizm/miliyetçilik üretiyoruz.
Sayfa 78 - Mahya YayıncılıkKitabı okudu
İslam dünyası toplumları, toplumlarımız, yenilenme iradesini kaybederek, zihinsel-düşünsel-bilimsel üretkenliğini dondurduğu, zihinsel-düşünsel-bilimsel atalet ve tıkanmayı bir sorun olarak görmediği günden bu yana, Farabi'den başka siyaset felsefecisi, İbni Haldun'dan başka tarih felsefecisi yetiştiremiyor, sömürgeleştirilebilir olma konumunu sürdürüyor.
Sayfa 75 - Mahya YayıncılıkKitabı okudu
Varoluşsal Yoğunluklar
"Bir insan için, bir toplum için, bir kültür için çöküş ya da felaket, zihinsel-ruhsal bağımsızlıklarını kaybettiklerinde başlar. Zihinsel-ruhsal bağımsızlıklarını kaybedenler hayatlarını duygusal-ütopik yanılsamalara kapılarak, yanılsamalar içerisinde sürüklenerek geçirirler."
Mahya YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bilinç Erezyonu Derinleşiyor
"İnsanlığın parçalanmasıyla birlikte insani dünyalar, ahlaki dünyalar, vicdani dünyalar da paramparça oldu. Bu yüzden, ideolojik ve ırkçi mülahazaların, etiketlerin, kalıpların aşılamadığı, bu etiketlere mahkum olan, mahkum edilen, merhamet duygusunun bile ırkçı-ideolojik bağlamla sınırlandırıldığı, çok ağır insanlık sorunlarının, felaketlerinin istatistiki, nicel çerçeveler içerisinde değerlendirildiği, yorumlandığı, farklıyı inkar ederek ortak insanlık fikrini yok eden bir dünyada yaşıyoruz."
Mahya YayınlarıKitabı okudu
Trajik bir sessizlik trajik bir kayıtsızlık
İslâmî bilinç, bütün Müslümanlara, her durumda ahlâkî bir duruş, yaklaşım içerisinde hareket etme sorumluluğu yükler. Bu nedenledir ki, hiçbirimiz hiçbir şekilde tikel etnik biçimlere kapanamaz, bu biçimleri dokunulmaz kılamayız. Kendi milliyetçiliklerimizi meşru, diğerlerinin milliyetçiliklerini, mezhepçiliklerini gayrimeşru telakki ettiğimizde, evrensel ahlâkî duruşumuzu, yaklaşımımızı terk etmiş oluruz. Bir şekilde öteki saydığımız, öteki gibi algıladığımız 'farklı'nın duyarlılığı karşısında, duyarsızlığı seçmek yerine, bu duyarlılıkları anlamaya çalışmak, evrensel ahlâkî tavrın gereğini yerine getirmektir.
Sayfa 203 - MahyaKitabı okudu
İslâm adına gösterilmeyen hassasiyetin, mezhepler söz konusu olduğunda en yüksek seviyede somutlaşması utanç verici bir İslâm dünyası tablosu ile karşı karşıya bulunduğumuzu gösterir..
Sayfa 193 - MahyaKitabı okudu
Bütün Ufuklara Bakan Varoluşlar
Her yerde milliyetçiliklerin yükselişe geçtiği bir dönemde, küresel bir dünyada yaşadığımızı sanmak, dünyaya daha çok ekonomik bir perspektiften bakıyor olmamızla ilgili bir yanılsama olabilir. Bu dönemde Türk-Kürt-Sünni, Fars-Şii, Arap-Selefi-Vahhabi sayıları-nicelikleri çoğaltmak üzere, yanlı bağlılıklara dayalı popülist propagandacı dili kullanmak yerine, İslâmî nitelikleri, derinlikleri ve bilgelikleri etkili kılmak üzere, kuşatıcı bir bilinç dili kullanmaya dikkat etmemiz gerekir. Kuşatıcı büyük hareketler, büyük düşüncelerle başlar. Büyük düşünceler propagandacı klişelere ve demagojiye ihtiyaç duymazlar.
Sayfa 188 - MahyaKitabı okudu
Bugünün dünyasında tüm insanları, tüm insanlığı içermeyen, ırkçı ve ideolojik bir insanlık anlayışı belirleyici hâle gelmiştir. Böyle bir dünyada kimi halklar için, kimi toplumlar için, özellikle de, Müslüman toplumlar ve halklar için hiçbir ahlâk ve hukuk sistemi geçerli sayılmıyor, sayılmayabiliyor. Müslümanlar söz konusu olduğunda hukukun üstünlüğü ilkesi keyfi bir biçimde askıya alınıyor. Uluslararası hukuk nezdinde kimi halklar korunur, himaye edilirken, kimi halklar, örneğin, Afganistanlılar, Filistinliler, Iraklılar, Suriyeliler korunmaya değer görülmüyor. Küresel ekonomik sistem de, dünyayı sömürülecek bir nesne olarak görüyor. Bu durum küresel bir faşizmle karşı karşıya bulunduğumuzu gösterir.
Sayfa 43 - MahyaKitabı okudu
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.