En Beğenilen Halep kitaplarını, en beğenilen Halep sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Halep yazarlarını, en beğenilen Halep yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlı İmparatorluğu’nun kalıcı başarısının bir kısmı, yabancı müttefiklere sahip olma, idari ve mali yapılarında farklı halkları ve dinleri bünyesinde toplayabilme yeteneğinden kaynaklanmaktaydı.
Buradaki bir başka dikkat çekici şey de Kedi Hastanesi. Çok zaman önce, kedisever, zengin bir Müslüman tarafından kurulmuş ve kentte en iyi geliri olan vakfiyelerden biri. Eski bir cami birkaç yöneticinin gözetiminde, bu amaca hasredilmiş. Hasta kediler tedavi edilmekte, evsiz kediler orada barınabilmekte ve bir ayağı çukurda olanlar, hayatlarının sonuna kadar orada şükranla mırıldanmakta. Mekan birkaç yüz kediyi kucaklamakta; cami avlusunun, koridorlarının ve teraslarının kedilerle kaynaması görülmeye değer bir durum. Şurada bir sakatlanmış bacak bandajlanıyor, orada peşpeşe gelen kedi hastalalıklarına yakalanmışlara ve ölümcül durumda olanlara şefkatle bakılmakta......
Yavuz Sultan Selim’in Halep’teki ilk icraatları Osmanlı yönetiminin karakterini duyurmaktaydı. Bunlar arasında, Araplar yerine Türklerin vali ve kadı tayin edilmeleri, gümrük vergilerinin yüzde 20’den yüzde 5’e indirilmesi ve Kudüs’e giden Hıristiyan hacıların vergilerini azaltılması vardı.
Bu kitap, 500 yıl boyunca uyum içinde yaşayan bir şehre odaklanıyor. Farklı din, mezhep veya kökenden gelenler dışında farklı uygarlıklara da ev sahipliği yapan bir bölgenin, bir şehrin hikayesi anlatılmaktadır.
Öncelikle bir tarihçe ile Halep şehri okuyucuyu karşılar. Bu kısa tanıtımdan sonra ise Osmanlı egemenliği altındaki şehirden de
Camilerin perşembe geceleri, ertesi gün olan dinlenme gününü karşılamak üzere aydınlatılmasına ilk kez Halep’te rastladım. Bu uygulama Kahire’de veya güneyin diğer şehirlerinde bilinmemekte.
Bu ülkede ince bir bel, beğenilmesi şöyle dursun, bir deformasyon olarak görüldüğünden, kadınlar kendilerini tombul ve kanlı canlı yapmak için ellerinden geleni yapmaktalar.
Kadınlar da erken olgunlaştıkları için, kısa sürede solmakta ve genelde otuzuna geldiklerinde yaşlı gözükmekteler. Kadınların büyük çoğunluğu on dört on sekiz yaşları arasında evlenmekte.
Halep iki kez bir dünya şehri olmuştu. Bazı örnekler vermek gerekirse, ABD’de Muhammad, Messenger of God {Muhammed, Allahın Resulü) (1976) ve The Lion of the Deserfı (Çöl Aslanı) (1980) çeviren film yapımcısı Mustafa Akkad 1930 Halep doğumluydu.
Kadınların kuşakları sadece hafif ve dar olmakla kalmıyor, aynı zamanda da daha gevşek bağlanıyor. Bu, iklimin sıcak olması ve sık sık hamama gitmeleriyle birlikte, belki de İngiliz kadınlarından çok daha kolay doğum yapabilmelerini sağlamakta.
Türkler köpekleri öldürmek şöyle dursun, onları yavruyken alıp evlerine götürmekte ve hayvanlar kendi başlarının çaresine bakacak hale gelinceye kadar onları beslemekteler.