Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Durriti ve İspanya Anarşist Devrimi

Halk Silahlanınca

Abel Paz

Halk Silahlanınca Gönderileri

Halk Silahlanınca kitaplarını, Halk Silahlanınca sözleri ve alıntılarını, Halk Silahlanınca yazarlarını, Halk Silahlanınca yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Garcia Oliver ve Durrutti, İspanyol devrimi'nin kaderine terk edildiğini inanıyor ve artık Sovyetler birliği'nden yada fransa'daki halk cephesinden bir yardım beklemiyorlardı. Sovyetler Birliği için İspanyol devrimi, onun politik manevralarına taşkoyan talihsiz bir olaydı. Bu devrim, onları, "proletaryanın anavatanı" maskesini indirmeye zorluyor ve diğerleri gibi bürokratik bir devlet olduklarının açıyor çıkarıyordu.. Öyle bir devlet ki, Rus işçileri eğer Ekim'de başlayan devrimi kazanmak istiyorlarsa bir gün onu yapmak zorundaydılar.
Van Paassen ısrar etti: "Tek başınıza kazanabilir misiniz?" Durruti yanıt vermedi. Çenesini kaşıdı. Gözleri parladı. "Zaferi kazansanız bile bir yıkıntının üzerinde duruyor olacaksınız." Van Paassen bu sözlerle onu daldığı alemden kopartmaya çalışmıştı. "Biz her zaman gecekondularda, delik deşik duvarlar arasında yaşadık" diye yanıt verdi Durruti sakince. Ve boğuk bir fısıltıyla ekledi: "Zamanla kendimiz için uygun yerleşimin nasıl olması gerektiğini öğreneceğiz. Unutmamalısınız ki, biz de inşa edebiliriz. Bu sarayları ve kentleri, burada İspanya'da, Amerika'da ve her yerde inşa eden bizleriz. Biz işçileriz. Biz onların yerine başkalarını inşa edebiliriz. Ve daha iyilerini yapabiliriz. Yıkımdan en ufak bir korku duymayız. Biz yeryüzünün mirasçılarıyız. Bu konuda en ufak bir kuşku duymamak gerekir. Burjuvazi tarih sahnesini terketmeden önce kendi dünyasını yakıp yıkabilir. Biz yeni bir dünyayı burada, kalbimizde taşıyoruz." Ve ekledi: "Bu dünya şu anda bile büyümektedir."
Sayfa 319 - Kaos & Yayın Kolektifi
Reklam
"İşçilerin zincirlerinden başka kaybedecekleri bir şeyleri yoktur."
Sayfa 207 - Kaos & Yayın Kolektifi
Devrim bilinmeyene doğru uzun ve zor bir yürüyüştür, hedefe ulaşmadan önce en iyilerin düşüp öldüğü bir yürüyüş.
Sayfa 190 - Kaos & Yayın Kolektifi
Durruti ona şöyle dedi: "Şimdi ölmek değil, yaşamak zamanıdır."
Sayfa 190 - Kaos & Yayın Kolektifi
Bir işçinin tek bir hedefi vardır: Zincirlerini kırmak ve onurunu bir kere daha kazanmak. Sonra da toplumsal devrime doğru ilerlemek.
Sayfa 166 - Kaos & Yayın Kolektifi
Reklam
Devletin baskıcı güçleri tarafından sürekli kovalanan bu insanların devrimci inançlarından başka dayanacak bir şeyleri yoktu.
Sayfa 65 - Kaos & Yayın Kolektifi
Ne zaman birisi, proletaryaya daha iyi hizmet etmek bahanesiyle kendini işçi sınıfından ayırırsa, bunun anlamı ihanet ve bürokratlaşmanın başlaması, bir başka deyişle egemenliğin yeni bir biçimde ortaya çıkmasıydı.
Sayfa 59 - Kaos & Yayın Kolektifi
"Önemli teorisyenler" diyordu Durruti, "fikirlerini proletaryanın yaşamından almışlardır, çünkü proleterler zorunlu ve içgüdüsel olarak bir isyan içindedirler. İçinde bulundukları sınıfsal sömürü koşulları, onların kendi kurtuluşları için mücadele etmeleri gerekliliğini doğurur."
Sayfa 58
"Durruti ve Ascaso Için Rus deneyi derslerle doluydu. Onlarin fikrince her vicdan sahibi devrimci Bu deneyin isiginda devrimin sorunlarini kendi basina analiz edebilirdi. Bircok Alanda devrimin ekonomik örgütlenmesi ve politik yönetimi olarak Bolsevik cozumler uygulamaya konmustu; bu kritik sinav daima ayni cikmazla sonuclanmaktaydi: Devrimin kaderi daima Bonapartizm ve bürokrasinin elleriyle bogulmak mi olacakti?"
Reklam
Barcelona'da görünüm daha da olumluydu. Fabrikaların dış kapılarında bile silahlı işçiler vardı. Tramvaylar ve otobüslerin seferleri bile işçi kontrolü altındaydı. Trenler ve vapurlar da kolektifleştirilmişti. Endüstri, işçilerin elindeydi ve bütün üretim merkezlerinde dalgalanan kızıl-kara bayraklar, duyurulan talimatlar gerçek bir kolektifleştirmenin varlığına işaret ediyordu. Devrimin görünümü evrensel bir hal almıştı. Sosyal ilişkilerdeki değişiklikler de en az diğerleri kadar çarpıcıydı. Kadınları ve erkekleri keyfi olarak bölen eski engeller yıkılmıştı. Cafelerde ve diğer genel yerlerde karşı cinsler, eskiden hayal bile edilemeyecek şekilde karışık oturmaya başlamıştı. Devrim, pratikte derinleşen sosyal ilişkilerin kardeşçe karakterini ortaya koyuyor ve eski dünyanın öldüğünü, gerçekten öldüğünü net bir şekilde gösteriyordu.
Sayfa 339Kitabı okudu
Kurtarılmış olan Aragon köylerinde kurulan kolektifler Durruti'nin dikkatini çekmişti, çünkü bu kolektifler kendiliğinden ortaya çıkmış ve yine aynı kendiliğindenlikle hızlı bir şekilde işlemeye başlamıştı. Birlikle kolektifler arasında sürekli ve samimi bağlar kurulmuştu. Köylüler sık sık delegasyonlar halinde birliğe geliyor, bazen de
Sayfa 329Kitabı okudu
Birliğin bu "askeri" yapısı, yabancı ziyaretçileri hiç de tatmin etmiyordu. Bu yapının etkisiz olduğunu ve başarısızlığa yol açacağını düşünüyorlardı. Ağustosta cepheyi ziyarete gelen Koltsov, burjuva meslektaşlarının yaptığı gibi, milisin bu örgütlenme biçimiyle alay etti. Öte yandan başka yazarlar, bu devrimci birliklere devrimci
Sayfa 328Kitabı okudu
Birlik, Lerida yolu üzerinde ilerliyordu. Köylerdeki insanlar Durriti'yi görmek istiyordu. Gülümseyerek yaklaşan Durruti'yi gördüklerinde şaşırarak bağırıyorlardı: "Ama onun rütbesi yok!" Daha bilgili olan diğerleri, anarşistlerin asla rütbe takmadıkları yanıtını veriyorlardı. Köylülerin, kızıl-kara bayrakları görmekten mutlu oldukları görülüyordu. Durruti inip onlarla konuşuyordu: "Kolektiflerinizi örgütlediniz mi? Beklemeyin. Toprakları ele geçirin. Kendinizi liderler olmadan, efendiler olmadan, parazitler olmadan örgütleyin. Eğer siz bunları başaramazsanız bizim ilerlememizin hiçbir anlamı olmayacaktır. Yıktığımız dünyadan farklı bir dünya yaratmalıyız, yoksa savaş meydanlarında hayatlarını vermiş olan genç insanlar boşuna ölmüş olacaklar. Bizi eylem alanımız devrimdir." Aragon'da savaş başlamadan yeni bir yaşam başlamıştı.
Sayfa 221Kitabı okudu
Komite, cepheye gitmek istemeyenlerin silahlarını savunma komitelerine ya da gönüllü kayıt merkezine getirmelerini duyuran çağrılar yayımlıyordu.
Sayfa 307Kitabı okudu
CNT ve FAI devrimi ilerletme yönündeki kendi planlarına mümkün olduğunca bağlı kaldılar. 23 Temmuz'da yayımlanmış bir bildiri bunu açıkça ortaya koyuyor: "Çalışan halk kendini milislerde örgütlüyor. Silah ve cephaneleri teslim etmek yok. Sendikanızla bağınızı sıkılaştırın. Yaşamınız ve örgürlüğünüz kendi ellerinizdedir."
Sayfa 307Kitabı okudu
Reklam
Bölge komiteleri, hacizli malların bulunduğu dükkanların kapılarını açmaya ve haciz tüccarları tarafından toplanan eşyaları dağıtmaya başladılar. Diğer merkezlerin ve dükkanların malları da vatandaşların ihtiyaçları için kullanılmak üzere müsadere edildi, elbiseler, ayakkabılar ve battaniyeler dağıtıldı.
Sayfa 307Kitabı okudu
47 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.