Sait Faik'in okuduğum ilk kitabı. Kendisiyle tanışmak için doğru kitabı mı seçtim bilmiyorum. Öykü kitabı sevmem pek, kalın romanların, felsefik ve bilimsel kitapların kalemiyim daha çok.
Kitapta genellikle kulak misafiri olduğu öyküler yer almakta. Ve büyük, dolgun kadın kalçaları. Hikayeleri okurken bana hissettirdiği depresif bir gün, sert bir rüzgar ve gökyüzündeki gri bulutların altında hayattan anlam aramaya çalışan bir adam tasviri canlandı.
Günlük kısa molalarda okunabilecek, çerez diye nitelendirdiğim bir kitap oldu benim için.