Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hayy Bin Yakzan

İbn Tufeyl

Hayy Bin Yakzan Gönderileri

Hayy Bin Yakzan kitaplarını, Hayy Bin Yakzan sözleri ve alıntılarını, Hayy Bin Yakzan yazarlarını, Hayy Bin Yakzan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Karnı iyice acıkan çoçuk ağlamaya baslar.Çocuğun sesini yitirdiği yavrusunun acısıyla gezinen bir ceylan duyar Sesi araştırır ve sandığın yanına gelir.Sesin sandıktan geldiğini anlayınca ayaklarıyla sandığın tahtalarını çekiştirmeye başlar.Ceylan,sandığın içindeki çocuğu kendi yavrusu sanarak süt dolu memesini ağzına verir.Besleyici sütüyle çocuğu bir güzel doyurur.Bir daha da terk etmez onu.Kendince beslemeye büyütmeye çalışır.
Öncekilerin bildirdiğine göre, Ekvatorun altındaki Hint adalarının birinde,anasız babasız insanlar var olmaktadır.Hatta Mes'udi'nin söylediğine bakılırsa,orada,düpedüz kadın biçiminde meyveler veren ve "Vakvak" ağacı olarak adlandırılan bir tür ağaç vardır(149)
Reklam
Gövdenin içinde,gözden gizli bir organ vardır.Diğer bütün organlar, canlılıklarını ondan alırlar ve ona bağımlıdırlar. Hastalık,işte o organdadır. O organı sağlığına kavuşturmak,diğer tüm organları da sağaltmak olacaktır...
Durum ve makam görülür. Ama ne ile?
Biber tanesi de siyah,ay yüzlü sevgilinin beni de siyahtır.Her ikisi de can yakıcıdır, Ama bu nerede, o nerede...
O bilgi kendisinde kökleştikçe, özdekten( heyula ), maddeden ve doğal yaşama bağımlılıktan arınmış,temiz, seçkin ve Tanrısal durumlar (ahval-i İlahi) olarak adlandırılabilecek birtakım yüce bağıntılar gerçekleşir.Ancak böylesi bağıntılar Tanrı' nın kulları arasından seçtiği birkaç mutlu kişiye nasip olur...
Sühreverdi "Nur heykelleri" adlı eserine " Ey Kayyum bizi nurunla güçlendir,nur üzerine yerleştir ve Nur'a doğru götür" cümlesiyle baslar. "Nur" sözcüğünün üç defa tekrar edilmesiyle dikkat çeken cümle, İşraki felsefenin en kestirme tanımını vermektedir.Cümledeki birinci "nur"un saf aklı, ikinci "nur"un bilgiyi,üçüncü "Nur" un nurların nuru olan Tanrı'yı simgelediğini bilmek yeterlidir
Reklam
İbn Tüfeyl' den ona olan hayranlığımı arttıran bir izah
Türlerin bireylerinde ayrı ayrı bulunan ruh da aslında tek bir ruhun parçalarından başka bir şey değildi. Bunların ayrı gibi görünmeleri yalnızca ayrı yüreklerde bulunmalarından ileri geliyordu. Ayrı yüreklere dağılmış ruhları bir kapta toplamak mümkün olabilse, tümünün aynı ruhun parçaları oldukları görülürdü. Ayrı yüreklerde bulunan ruhun durumu, değişik kaplara bölünen bir suyun durumuna benzetilebilirdi. Bu nedenle ister bölünmüş parçalanmış olsun ister olmasın ruh hep aynı ruhtu. Ruha ilişen çokluk bulunduğu yerlerin çokluğundan başka bir şey değildi.
Hayy; insanı anlamaya çalışıyor..İşi zor bence
Sakın hiçbir kimsenin kalbine hutûr etmeyen şeyi vasıf ve tarife gönül bağlama! Çünkü beşerin hatırlarına gelen şeylerin birçoğunu tarif ve tavsif etmek kâbil olmuyor.
....onlarla mücadelede bulunmak ancak bulundukları hâller üzere ısrarlarını arttırır.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.