Hayy Bin Yakzan
İbn TufeylHayy Bin Yakzan Gönderileri
Hayy Bin Yakzan kitaplarını, Hayy Bin Yakzan sözleri ve alıntılarını, Hayy Bin Yakzan yazarlarını, Hayy Bin Yakzan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" evrenin yokluktan sonra yaratılmış olması, zamanın ona öncelik kazanması demekti. halbuki zaman sonradan yaratılmış olduğunu varsaydığımız evrenin bir parçasıydı ve ondan ayrı tutulması mümkün değildi. Bu nedenden dolayı evrenin zamandan sonra olması anlaşılabilecek bir şey değildir.”
"Acaba bütün bu evren yoktan mı var olmuştu? yoksa bir başlangıcı yok muydu? hep var mıydı? Şüphe ve tereddüt içinde kalmıştı.
" Evrenin başlangıcının olmaması ihtimali üzerine düşündüğü zaman, sonsuz boyutlara sahip bir cismin var olmasının imkansızlığını ispatlayan delillere benzeyen bir çok delil, başlangıcı ve sonu olmayan bir varlık düşüncesini de imkansız kılıyordu. Üstelik bu varlığın yaratılmışlardan arınmış olmadığını da görüyordu. Yaratılmışlıktan arınmayan bir varlığın yaratılmışlardan önceliği düşünülemezdi. Yaratılmışlar üzerine önceliği olmayan herhangi bir varlık da zorunlu olarak yaratılmış olacaktı."
Sayfa 71
"Buradan sa gökyüzünün küre şeklinde, yuvarlak olduğu sonucuna ulaştı."
"Bunun gibi diğer cisimler arasında sonradan yaratılmış olmayan ve bağımsız özneye ihtiyaç duymayan tek bir cisim dahi bulamadı. Yeryüzündeki büyün cisimlerin tamamı gözündeki değerini yitirdi. Bütün düşüncesini semavi cisimlere yöneltti."
“…her yaratılmış için bir yaratıcı bulunması gerektiği bilgisine de ulaşmıştı."
Sayfa 64
“…Nitekim suyun ısı nedeniyle havaya, havanın da Soğuğun şiddetiyle kara dönüşmesi bir anlamda bozuluşa uğramaktı."
Sayfa 65
... Rü'yetten sonra gözünü kaybeden kimselerin elemi, kuvve-i şâmmesini kaybedenlerin eleminden daha büyüktür.
Sayfa 64 - Etkileşim Yayınları / 2006Kitabı okudu
"Yarattığının her bir zerresini rıfk ve mülâyemetle yaratarak, âlem-i mülk ve melekûtta zuhûr edecek herhangi bir şeye âgâh olarak bütün kâinâtı yaratan zât sizin gizli veya âşikâr konuştuğunuzu ve içinizde düşündüğünüzü bilmez mi?" Kurân-ı Kerîm, Mülk Suresi, 14.
Sayfa 57 - Etkileşim Yayınları / 2006Kitabı okudu
İbn Tufeyl, selim bir aklın doğruları ile sahih bir dinin doğruları arasında hiçbir tenâkuz bulunmadığı yolundaki fikrini Hay b. Yakzân'la dile getirmektedir.
Sayfa 9 - Etkileşim Yayınları / 2006Kitabı okudu
Tek bir ruh!
Her türün ferdlerinde ayrı ayrı bulunan ruhlar da aslında bir tek rûhun parçalarıydı. Aralarındaki ayrılık sadece ayrı yüreklerde dağılmış olmalarından kaynaklıydı.
Ruh
Gözünde bedenin hiçbir değeri kalmadı. Değerli olanın sadece ve sadece, bir süre bedende misafir olduktan sonra oradan ayrılmış olan şey olduğunu anladı.