Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Helme Gönderileri

En Eski Helme kitaplarını, en eski Helme sözleri ve alıntılarını, en eski Helme yazarlarını, en eski Helme yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
232 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
Bozdağların eteklerinde başlayıp Dibek dağının eteklerinde biten bir kadının hikayesi Helme... Tüm zorluklara göğüs geren bir kadının hikayesi. Okurken tüylerimin ürperdiği bir kitaptı. Kitabın içinde o yörenin kültürünü, kullandığı dili, tarihini bulabilirsiniz. Göz açıp kapayıncaya kadar bitirilen bir kitaptı benim için.
Helme
HelmeHalil Açıkgöz · Aya Yayınları · 201711 okunma
Sanki insanlık sadece erkeklerden üremeyi başaracakmış gibi, herkesin erkek evlat beklemesi bu topraklarda süregelen ayrımcılığın bir türlü son bulamayacağının tuhaf göstergesiydi.
Sayfa 202
Reklam
Onda çocuk sevgisi çepişin oğlağa duyduğu sevgi kadardı. Ölümlerle yıkılmamak için fazla bağlanmamak gerektiğini kabullenmişti. Hastalıkların çaresi yoktu. Erkek olsa askerde, kız olsa on dördünden sonra gittiği evde doğum yaparken ölebilirdi.
Bir akşam Helme sofrayı kaldırdıktan sonra mutfağa inince Saraca ilk karısının başından ayrılmadı. Yer minderine uzanan karısı onun neden çarşıya gitmediğini meraklı gözlerle anlamaya çalışırken o konuşmaya başladı. ‘’ Biliyom bene çok gızıyon. Helme’yi getidime, malları olana yazdırıvedime. Bişe demedin Allah ırazı osun, evin dirlini bozmadın.
…. Yalanlar ahlaksızlıklar kılıfına uydurularak dinimizce sakıncası bulunmamıştı. Peki dün gece torunu yaşındaki kızın üstünde tepinen ihtiyar zina işlememişmiydi? Bu geriye dönük nikahın papazın günah çıkarmasından ne farkı vardı? Hadi bu kadar insan aldatılmış,cahilliğinden kabullenmiş gözükürken din alimi geçinen hoca doğrusunu bilmiyormuydu?.
Sayfa 117Kitabı okudu
Onda çocuk sevgisi çepişin oğlağa duyduğu sevgi kadardı. Ölümlerle yıkılmamak için fazla bağlanmamak gerektiğini kabullenmişti.
Reklam
Nereye gittiğini merak etti, kayanın altına doğru eğildiğinde çimenlerin üzerindeki onlarca gözyaşı damlasını gördü. “Bunlardan hangisi benim” diye düşündü, “benden önce birileri gelip seher vakti burada ağlamış olmalı” diye hüzünlendi, çiğ tanelerine anlam yükledi. “Hazan mevsimi de çekip gidecek” diye geçirdi içinden ve ekledi, “çiğ taneleri bunun habercisi.”
Nenesi “Annen oraya uçtu, çok da mutlu” demişti. Bu durumda ölümden korkmak saçmaydı, ama yine de korktu. Demek ki cennet ölenlerden çok, kalanların teselli bulup, acısını azaltmaya yarıyordu.
Sofrada süt çorbası, kuru fasulye, yumrukla kırılmış soğan bir de sessizlik vardı.
“Bu topraklarda insanlar erken büyüyor” diye iç geçirdi.
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.