Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Her Dağın Gölgesi Deniz'e Düşer

Evrim Alataş

Sayfa Sayısına Göre Her Dağın Gölgesi Deniz'e Düşer Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Her Dağın Gölgesi Deniz'e Düşer sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Her Dağın Gölgesi Deniz'e Düşer kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kızıldere
Bir örgütün lideri ve üyeleri, bir başka örgütün liderlerini kurtarmak için kendi canını feda etmişti. Belki tam da bu sebepten, bu dönemin devrimci gençlerine duyulan sevgi ve hüzün, politik tartışmaların soğuğundan uzak, hesapsızdır. İşte tam da bu nedenle, o zamanları anlatırken net kavramlar kullanıyorum. Devrimciler diyorum... Şimdi siz başka bir zamanda, başka bir siyasi iklimde, kavramlar birbirine karışmışken, böyle "devrimci" kelimesinin tam olarak nereye düştüğüne takılıyor, şaşırıyorsunuzdur belki. Bu kadar yalın ifade mi olur diyorsunuzdur. Bu zamanlarda netti kavramlar. Solun ortası, kenarı, kıyısı yoktu. Devrimciler kendi içlerinde çeşitli gruplara ayrılsalar da hepsi devrimciydi. Öyle kalacaklardı.
Sayfa 117 - İletişimKitabı okudu
6 Mayıs sabahı radyodaki soğuk ses, Ankara Merkez Ka­palı Cezaevi'ndeki Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin lnan'ın idam edildiğini duyurdu. Kara bir bulut gelip köyün üstüne çöktü. Kuşlar sustu. Çocuklar sustu.
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
Bir ürüya gördüm ana," dedi, "Deniz abegili gördüm, gelinlik giyinmişlerdi." Anası dizlerine vurdu, "Asacaklar!
Sayfa 118Kitabı okudu
Kuşaklar değişecek ve onlar oldukları yaşta kalacaklardı.
6 Mayıs sabahı radyodaki soğuk ses, Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'ndeki Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idam edildiğini duyurdu. Kara bir bulut gelip köyün üstüne çöktü. Kuşlar sustu. Çocuklar sustu. Bundan sonra onların adlarını çocuklar taşıyacak, duvarlara resimleri asılacak, ağıtlar yakılacak, köprülere, kerpiç damlara isimleri yazılacak ve "ölümsüzlük" kavramı, ölümün bütün acısını üzerinde taşısa da, isimlerinin yanlarına iliştirilecekti. Kuşaklar değişecek ve onlar oldukları yaşta kalacaklardı.
Sayfa 119 - İletişim Yayınları 10. Baskı 2020, İstanbulKitabı okudu
Bir zamanlar Menderes'le Gölpınar'a gelen eski Adalet Partisi milletvekili Hamido ile kimi din adamları gruplara yön veriyordu. Onlar "Ölüme hazır mısınız?" diye sesleniyor, milletse "Eveeet," diye bağırıyor ve bilinen, tanınan, mimlenmiş nere varsa, saldırıyordu. Sahipleri CHP'li olan dükkanlar, kıraathaneler taranıyor, yakılıyor, esnaf dövülüyor, bıçaklanıyordu.
Sayfa 121 - İletişim Yayınları 10. Baskı 2020, İstanbulKitabı okudu
Sonra artık o köylerin aşığı olan Mahsuni Şerif vurdu sazın teline: Cafer’in beşiği tahta Anası babası şahta Fiyakası yoktur şahda Tüüüüh Allah belanı versin Cafer Cafer Cafer 
Sayfa 122 - İletişimKitabı okudu
Reklam
Malatya, kurulmuş bir kazan gibi kaynıyordu.
Malatya, kurulmuş bir kazan gibi kaynıyordu. Altına sürekli odun, kömür konuluyor, benzin dökülüyor, kor hale gelmiş kazan, dokunanın elini yakıyor, kıyısından köşesinden geçenlerin üzerine kaynar sular, kıvılcımlar sıçratıyor, olmadık zamanlarda olmadık kişileri yakıyordu. Alevi-Sünni ayrımının yaşandığı şehir şimdi köyleri, mezraları, kasabaları, mahalleleriyle sağcılar ve solcular olarak ikiye bölünmüş, herkes kendi keskin köşesine çekilmişti. Artık diş bilemeler bitmiş, cinayetler başlamıştı.
Sayfa 123 - İletişim Yayınları 10. Baskı 2020, İstanbulKitabı okudu
Korku ile korkusuzluğun birbirini beslediği bir garip zamandı. En vahşi insan, korkan insan değil midir? Can korkusunun başladığı yerde vahşet de başlamaz mı? Sadece vahşilik mi? Ölüm korkusu taşıyan insan, kendi yaşamı uğruna her şeyi göze almaz mı? İhanetten, cinayete kadar...
Sayfa 123 - İletişim Yayınları 10. Baskı 2020, İstanbulKitabı okudu
En vahşi insan, korkan insan değil midir? Can korkusunun başladığı yerde vahşet de başlamaz mı? Sadece vahşilik mi ? Ölüm korkusu taşıyan insan, kendi yaşamı uğruna her şeyi göze almaz mı? İhanetten, cinayete kadar...
Sayfa 123 - İletişimKitabı okudu
202 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.