Hiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan
Ayşe ŞenerHiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan Gönderileri
Hiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan kitaplarını, Hiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan sözleri ve alıntılarını, Hiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan yazarlarını, Hiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir kıyı köylüyüz veya kentli ne fark eder. Hepimiz bir "çöl insanı"ndan almadık mı ilhamı?
Sayfa 109Kitabı okudu
"Aslında oruç; doğru koşabilmek için biraz durmaktır. Ve yakalayıp o sobeleyişte; 'kendini tutmayı' öğrenmek, bütün bir yıl bu ilkeli/bilinçli tutuklukla, az/öz düşünerek, yalana yanlışa çekingen, iyiye-doğruya atılgan, yalnızca insanlığa mecâlli biri olmaktır."
Sayfa 73Kitabı okudu
"Eğlencenin de orucu var. Hayat oyunundan da sorulacak ruhlar... Sen eğlenirken insanlık ağlamamalıymış. Aynı şeylere gülmese de, birinin kahkahası diğerine dert olmamalıymış."
Sayfa 69Kitabı okudu
"Neydi o eski Ramazanlar! O eski Ramazanlarda hep daha eski Ramazanlar anılır, yenileri de yaşanmadan geçirilirdi..."
Sayfa 36Kitabı okudu
Ramazan:
Bütün bir yıla yayılacak insanî duyarlılığın bir aya sıkıştırılmış hali. Aç kalarak doymayı deneme. Ruhu yedirip içirme, ruhsal tokluk zamanı.
Geçmişe telafi. Güzel gitmesi için hayatın, gelişigüzelliğe son. Yeni seneye bismillah!
Geçmişi gelecekten geçirmek. Yeni başlangıçlar...
Sayfa 27Kitabı okudu
Ayşe Şener hayata sanat, edebiyat, felsefe penceresinden bakan, kalemi çok güçlü bir yazar. Bu kitabı ikinci kez yine bir üç ayların başında okudum. Kitapta tüm kandiller, Ramazan ve ramazana dair tüm terim ve kavramlar üzerine denemeler var. Mevcut yaşadığımız ve anladığımız haliyle bu 3 aylar içindeki tüm ibadetlere, törenlere, görevlere hem eleştirel yaklaşmış; hem de samimi bir kavrayış sunarak bizi de anlam ve duygu bağı kurmaya çağırmış. Hele bir "yaradanlık hakkı" ibaresi var ki!
Hiç Aylar Üç Aylar ve Ramazan 
Ayşe Şener
Ramazan teravih namazı ile başlar teravih istirahat anlamına gelir her dört rekatın sonunda bir miktar oturulup dinlenildiği için bu adı almıştır.
Zira çağlar geçse de öğretileri güncellenerek çağa uygun yorumlarla hayata taşınan bir elçi, hayatta olup da yaşanmayan öğreti sahiplerinden daha diridir.
Sayfa 13 - beyan
Eskiden yastığımızın başına biricik ayakkabılarımızı koyar, sevinçten uyuyamazdık. Şimdi o kadar çok ayakkabımız var ki yeni bir ayakkabı için heyecan potansiyelimiz yetersiz geliyor.
Sayfa 70
Ramazanın en önemli özelliği, aylarca, nerdeyse bütün bir yıl şımartılmış bedenlerin bir parça kenara ittirilerek geride tutulması ve ihmal edilmiş ruhlarımızın okşanmasıdır.
Sayfa 11
İstirahat; düşünmek anlamına gelirmiş meğer. İnsan biraz dinlenince ayaklanırmış içi. Düşünce güçten, güçlenen bir şey. Misafir etmezsen zihninde, gücenen bir şey...İyice anladığın. Bilip erdiğin.
Çünkü oruç bedene güçsüzlük verirken, ruh onu güce dönüştürür. Beden açlığı tadarken, ruh tokluğun lezzetine varır. İnsan gerçek direncinin boyutlarını görebilir böylece. Vazgeçilmez bildiklerine karşı bağımsızlaşır.
Onlarsız da yaşayabiliyor olduğunu, o halde neden salt bunlar için onca parçalandığını ve olmazsa olmasının aslında ne olduğunu keşfetmeye doğru adımlar atar. Vazgeçilmezini aramaya koyulur.
Bu bir aylık deneme süreci bize gösterir ki, hayatımızda dünyevi telaşların gürültüsü azaldıkça, iç dünyamızdaki sesleri daha net duyarız. İnsan artık her şeye daha yüksek ölçülerden bakıp, hayatı daha sağlıklı değerlendirebilme yetisini kazanır.
Arınmak isteyen her yüreğe bağışlanma ayıdır bu ay... Bağışlanma dilemek için kargaşadan arınmış bir günlük hayat ve durgun bir gönülden başka neye ihtiyacımız var ki? Günahlarımız mı, onlar hep var... Ama her zamankinden daha affedici bir Rabbimiz de var bu ayda! Günahlarla kirlenmiş yaşanmışlıkları bir özür beyanıyla silmek, bir bebek masumluğu ile hayata yeniden başlamak işten değildir. Bu halde asıl hayatımız olan ahiret yurdunu kazanabiliriz.
"Şu hayatta varsak; içi boş bir çerçeve değiliz ya. Kalbimizin çehresi yüzümüz, çekirdeği özümüz işte."