Hitit: Anadolu Rüzgarı - Dünya Uygarlıkları
Ali NarçınSayfa Sayısına Göre Hitit: Anadolu Rüzgarı - Dünya Uygarlıkları Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Hitit: Anadolu Rüzgarı - Dünya Uygarlıkları sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Hitit: Anadolu Rüzgarı - Dünya Uygarlıkları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Anadolu
Güne başlayan güneş sabahın erken saatlerinde eski uygarlık izlerinden kalan yüzlerce kalıntının üzerine şiir gibi yansır. Bu yansıma; bir doğa harikası şeklinde dönüşerek güncel yaşamdan eskiye dönüşün yaşam kesitlerini renklendirmektedir.
Sayfa 9 - Parola YayınlarıKitabı okudu
Hititlerin Kısa Öyküsü
Yaklaşık MÖ. 1800 civarında, Anadolu'da yaşayanlar, (Özellikle Hatti'ler) tarihin başlangıç dönemlerinde yerli bir dili kullanırlardı. Önceleri bu dili kullananlar da Hattiler ve Hint Avrupa kökenli oldukları öne sürülen Hititlerdi. Yerli dil grubuna ait Hattiler ve Hint Avrupalı Hititler hakkında ilk bilgilerin edinildiği dönemlerin MÖ 1800 yıllarına dayandığı ifade edilir...
Sayfa 16 - Parola YayınlarıKitabı okudu
Valla abi bizde bu durumdayız
Şimdiye kadar ailemde hiç kimse isteklerimi yerine getirmedi.
Sayfa 19 - Parola Yayınları
Dünya'nın ilk Fermanı
Telepinu tarafından yazılmış ferman, dünyanın ilk yazılı fermanı olarak ifade edilyor.Telrpinu'nun ihtiyar meclisini toplarayarak açıkladığı ferman için günümüz araştırmacıları demokratik gözüyle bakıyorlar.
Sayfa 25 - Parola YayınlarıKitabı okudu
Hititlerin Ortaya Çıkışları
Hititlerin varlığı Boğazköy kazıları yapılmadan önce Mısır, Babil, Asur, kaynaklarında yer aldığı gibi bazı dinsel kitaplarda da belirtilmişti. 1880 yılında bir bildiri yayınlayan İngiliz A. H. Sayce, Anadolu'da gördüğü arkeolojik bulgulardaki kabartmalarda yer alan hiyerogliflerin Hititlere ait olduğunu ve Anadolu'nun da Hitit ülkesi olduğunu açıkladı...
Sayfa 42 - Parola YayınlarıKitabı okudu
Yaşam
Hititler kişilik haklarıyla insanların insanca yaşamalarına son derece önem vermişlerdi. Krallık sınırları içinde dil ve ibadet serbestti. Herkes geleneklerine göre kendi ana dili ile konuşabilir ve yerel Tanrısı varsa tapınabilir, törenler yapabilirdi. Modern çağı yakalayan Hititler işgal ettiği kentlerin dinsel inançlarını, tapındıkları tanrılarını da benimseyerek inançlar arasına koyarlardı. Esirler üzerinde uygulanan işkencelerle ilgili hiçbir belge bulunamamıştır. Bundan dolayı Hititler esirler ve tutuklulara insanca davranmışlardı. Ölüm cezası sadece krallığa karşı gelenlerle, büyü yapanlara verilen bir cezaydı. Ancak kralın ölüm cezasını kaldırma yetkisi vardı.
Sayfa 54 - Parola YayınlarıKitabı okudu