Hayalleridir insanı yaşatan ,Hüma da öyleydi Üniversite sınavına girecek ,kitap yazacak,Ahmet ile evlenecekti.
Okul balosu için eş seçilen Serdar olmasa değişir miydi herşey ? Korunabilir miydi o tuzaklardan? diye sorguladım hep okurken.
Ama ne kötülerin, ne kötülüğün sonu yoktu .Bir kere eline dolaninca kötünün, sarıyordu bütün bedenini , hatta aileni .
Bir de bunun yanında en sevdiğin can bildiklerin vuruyordu darbeyi .
Hayallerini rafa kaldırıp ,kendini feda etme vaktiydi Hüma için .
Serdar ve Hüma evlenmisti .Sonrası mı? Tabii ki mutsuzluk ,dayak ,şiddet .
Ne olur oğullarınızi erkektir yapar diye yetiştirmeyin saygıyı ,sevgiyi öğretin .Sevin onları ki bu konuda eksik kalmasınlar .Kadının bir mal olmadığını ,istediği zaman alıp oynayacağı ,istediği zaman fırlatıp atacağı bir eşya olmadığını öğretin .El kaldirmamayi öğretin
Öğretin ki yanlarında susmuş , neşesi ,umudu,hayalleri solan ,yaşama sevinci biten kadınlar olmasın Üstelik Hüma bu hikayede tek değildi aynı kaderi paylaşan başkaları da vardı .
Hüma"nin yaşama sevinci az da olsa vardı hala ,hayalleri gerçek olabilirdi Üstelik tam Ahmet'e kavusmuşken böyle olmamalıydı .
Sevgili deniz Antalya'nın;
Kötü yetiştirilen erkekler tarafindan zulüm gören ,katledilen kadınlara ithafen yazdığı bu kitap inşallah bir farkındalık yaratır diye umuyorum .Herkesin bu kitabı okuması gerek diyorum .
