Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn (8 Cilt Takım)

İmam Gazali

İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn (8 Cilt Takım) Sözleri ve Alıntıları

İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn (8 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn (8 Cilt Takım) kitap alıntılarını, İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn (8 Cilt Takım) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Haberde varid olmuştur: Muhakkak ki, Allah, kıyâmet gününde öyle bir afv ilân edecektir ki, o afv, hiç kimsenin
Fakat cahil dost akıllı düşmandan daha şerlidir. Her insan nefsinin dostu- dur. Fakat cahil dostu... Bu sırra binaen her kişinin nefsi, düşmanın yapmadığını kendi başına getirir.
Reklam
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: " İki özellik münafıklarda bulunmaz. Biri güzel ahlâk, diğeri de din ilmidir. " ( Tirmizi )
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: " İnsanlar içerisinde peygamberlik derecesine en yakın olanlar âlim ve mücahitlerdir. Alimler, peygamberlerin emrettikleri yolu insanlara gösterirler. Mücahitler ise peygamberlerin emrettikleri şekilde silahlarıyla savaşırlar. " ( İbn-i Abbas )
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: " Ümmetime ulaştırmak üzere, sünnetimden kırk hadis ezberleyene, kıyamet günü şahit ve şefaatçi olurum. " ( İbn-i Ömer )
Reklam
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: " Yer ve gökte bulunanlar âlim için Allah'tan bağışlanma dilerler. " ( Ebu Derda ) İnsan kendi ilmi ile uğraşırken yer ve gökte bulunan meleklerin kendisi için bağışlanma dilemeleri, şüphesiz ki en büyük şereftir.
Bundan dolayı denilmiştir ki, iki hayrın daha hayırlı- sını ve iki şerrin daha şerlisini seçmek için akla ihtiyaç var- dır. İradenin ancak his, hayâl veya akıldan gelen kesin bir hükümden ötürü meydana gelmesi düşünülür. Bunun için bir insan, mesela, kendi boynunu kesmek istiyorsa, buna çok kerre imkân yoktur. Fakat bu imkânın yokluğu "elinde kudret yoktur" veya "bıçak yoktur" demek değildir. Ancak kudreti yönelten ve dâvet eden irade yoktur da ondandır. Bu iradenin yok olması da şu illettendir: İrade, aklın hükmüyle veya fiilin daha uygun olmasını hissetmesiyle meydana ge- lir. Kişinin kendi nefsini öldürmesi ise kendisine uygun de- gildir. Binaenaleyh âzaların kudretine rağmen kendisini öl- dürmeye imkân yoktur.
Ebu Süleyman buyurdu: "Yemin olsun biz, sevdiğimize karşı sabretmeyiz. Acaba hoşumuza gitmeyene karşı nasıl sabredebiliriz?"
Binaenaleyh şüphe götürmez durum şu- dur: Her eziyet ki, müslümana isabet eder ve ondan dolayı müslümanın kalbi dünyadan nefret eder. O eziyet müslü- man için keffåret olur. Zira kalb, üzüntüler ve sıkmalardan dolayı üzüntülerin evinden (dünyadan) uzaklaşır. Nitekim Cenâb-ı Peygamber buyurdu: "Günahlardan bir kısmı vardır ki, ancak üzüntüler keffåret oluyor ve sildiriyor...
Reklam
Sayılmayacak kadar çok ve hiçbir inhisar kabul etmeyen hikmet, ancak, mücahede, murakabe, zâhir ve bâtın amellerini edâ etmek, kalb huzuru ve saf bir fikirle tenha bir yerde Allahü Teâlâ ile mânen oturmak suretiyle elde edilir.
kişi şehvetin terkine azmettiği zaman, onun sebebleri kendisine müyesser olmuş demektir. Ve bu da Cenâb-ı Haktan bir iptilâ ve denemedir. O halde burada sabır ve devam uygundur. Çünkü kişi nefsine azmin terkini âdet ederse, nefis buna alışır ve sonunda fâsıd olur. Eğer ka zara azmin nakledilmesi kendisinden sâdır olursa, en uygunu nefsin cezalandırılması bahsinde muhasebe ve murakabe ki tabında dediğimiz gibi, nefsine bu hususta ceza vermesidir
Teheccüd namazı
Hasan-1 Basrïden soruldu: "Teheccüd namazına kalkan- lar neden herkesten daha güzel yüzlüdürler?" Cevab olarak buyurdu: "Çünkü onlar Rahmân ile başbaşa kalırlar. Onlara kendi nurundan bir nur giydirdi."
Dahhak (r.a.) Resûl-i Ekrem (s.a.v.)'e, "İnsanların en zâhidi kimdir?" diye sorduğunda Resûl-i Ekrem (s.a.v.): "Kabri ve kabirde çürümeyi unutmayan, dünyanın fuzûlî zînetlerini terkeden, bakîyi fâni üzerine tercih eden, yarınını düşünmeyen ve kendisini ölülerden sayandır." buyurmuştur.
Sayfa 589Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.