Bu mangaya eninde sonunda bir inceleme yazacağımı biliyordum ama hep nereden başlasam ki derdine düştüğümden elim yazmaya gitmemişti. Beşinci cildin ilk hikayesinde ise elimin gitmesine gerek kalmadan her şey zihnimde belirmeye başlamıştı bile.
Şuana kadar en sevdiğim hikaye Boyanmış Ruh, oldu. Eğer bu kitaba kadar geldiyseniz manganın konusunu yani ulusal refahı koruma yasasını, ikigami ve dağıtıcılarını biliyorsunuzdur. 5. Kitabı diğerlerinden daha özel bir yere koyma sebebim ise ilk kez bir kişinin ölmeden önce, bu katil sisteme gerçekten bir başkaldırı ile gitmiş olması. Birkaç gün sonra devlet tarafından silinecek bile olsa asla zihinlerden kaybolmayacak bir grafiti ortaya koymuş olması. Manga boyunca ulusal refahı koruma yasasının arkasındaki felsefe ile mücadele eden Fujimoto, üstü ile bir konuşmasında Ulusal Refah Polisleri düşüncesi ile baskılanır. Öyle bir yasa ki eleştiriye izin yok ve öyle bir düşünce ki diğer hiçbir düşünceye tahammülü yok. Ve sanırım en kötüsü, halk sorgulamaktan vazgeçmiş bir halde. Kendilerini bu sonu gelmez cinayetlerin aslında bir kahramanlık olduğu ile avutmaktalar.
Ve sonunda bir grafiti sanatçısı tüm özgürlüğü ile bağırıyor. Diğer tüm insanlardan daha yüksek sesle. "Fuck Kokuhan"