İlk Müslümanlar
Asma AfsaruddinEn Eski İlk Müslümanlar Sözleri ve Alıntıları
En Eski İlk Müslümanlar sözleri ve alıntılarını, en eski İlk Müslümanlar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hz. Muhammed (s.a.s) başka hanımlarla evlense de, kaynaklar onun ilk zevcesini hiç unutmadığını ve hayırla yad etmeyi asla birakmadığını açıkça belirtir.
Sayfa 24Kitabı okudu
Veda Hutbesi
Allah size tefeciliği yasaklamıştır. Bu yüzden bütün faiz borçlarından feragat edilmelidir. Lakin ana paranız size aittir. Ne adaletsiz davranın ne de onun mağduru olun...
Sayfa 38Kitabı okudu
Hz. Ali'nin ilk destekçileri, Hz. Ebu Bekir'in ilk destekçilerini takiben Hz. Ali'nin daha üstün olduğuna vurgusunu, siyasi liderlik için Hz. Muhammed'le (s.a.s) kan bağının üzerinden yapmışlardır. Tüm bunların üzerine, böylesine erken bir dönemde yapılacak bir akrabalık vurgusu kişinin ahlaki ve toplumsal konumuna dair Kur'an'ın fazilet ve takvayı öne çıkaran yapısını es geçmek olurdu. Bu da haklı olarak Cahiliye'ye geri dönüş olarak görülürdü.
Sayfa 49Kitabı okudu
Antik Yunan ve Pers düşüncesinin etkisi 9. yüzyıldan başlayarak nihayet İslami siyaset üzerinde izini bırakacak ve bu eşitlikçi vurguyu hatırı sayılır ölçüde azaltacaktı.
Sayfa 50Kitabı okudu
el-Cahiz, Şiilerin, soyun, iyi liderliğin tartışılmaz temeli olduğundaki ısrarının "İnsana kendi gayretinden başkası yoktur" (Kur'an 53:37-39) gibi ilahi emirlere ters düştüğünü ileri sürer.
Sayfa 50Kitabı okudu
Erken dönemde halifelerin sahip olduğu otoriteyi, dini karizma ya da doğaüstü bir seçim ye rine, din ve dünya meseleleriyle ilgili bilgilerine dayanan "episte mik bir otorite" olarak tanımlamak daha doğru olur.
Sayfa 67Kitabı okudu
Müslümanların kontrolüne girdikçe, Hz. Ömer, Fustat (Mısır), Basra ve Irak'taki Küfe şehirlerinde garnizonlar (emsar) oluşturdu. Bu fetihler, Arapça kaynaklarda fütuh (açılımlar) olarak adlandırılır. Bu bölgelerin Bizans zulmü altında ezilen yerlileri, genellikle Arap yöneticilerini hoş karşılamış gibi görünürler.
Sayfa 67Kitabı okudu
İbn-i Atiye (vefatı 1146), istişarenin dini hukukun, yargının temelinde olduğunu ve "her kim uzmanlara ve din adamlarına danışmazsa kamu görevinden uzaklaştırılması gerektiğini" savunur.
Sayfa 75Kitabı okudu
Hz. Ayşe, Hz. Muhammed'e (sas) ona olan aşkını nasıl tarif edeceğini sormuş, Hz. Muhammed (s.a.s) de "sıkı bir düğüm gibi" diyerek her zaman baki olmasını kastettiğini söylemiştir."
Sayfa 100Kitabı okudu
Günümüzde yaşayan kadın-erkek pek çok Müslüman için, heyecanlı ve olaylı hayatıyla, İslami geleneğin oluşturulmasında kadınların katkılarını ciddi şekilde gölgede bırakan büyük anlatılara meydan okuyan Hz. Ayşe, her zaman olduğundan daha büyük bir ikondur.
Sayfa 103Kitabı okudu
Hariciler, radikal eşitlikçilikleri ve toplumsal ayrıcalık ya da elitizme yaklaşan her şeye muhalefetleriyle bilinirdi. İdeal İslam toplumunda bir insanın yalnız kişisel takva ve Kur'an'ın değerlerine sadakatiyle (burada kendilerine özgü bir kavrayışları vardı) herhangi bir tür yetki uygulamaya hak kazanacağını ilan etmişlerdi.
Sayfa 118Kitabı okudu
2. Ömer, tebasının ve ardından gelen nesillerin zihinlerinde ve kalplerinde derin bir iz bıraktı. Kişisel dindarlığı, İslami eşitlikçilik prensibine bağlılığı ve halk önünde hareketlerinin mesuliyetini alması gibi özellikleri sayesinde, pek çok kaynakta, 5. Raşit halife olarak tanımlanıyordu.
Sayfa 121Kitabı okudu
Hasan el-Basrî
Fakat hadis âlimi olarak ünü pek de iyi değildir. Peygamber Efendimiz'le (s.a.s) ilgili rivayetleri aktarırken güvenilirliklerini kontrol etme konusunda dikkatsiz olduğu düşünülmüş ve hatta bazı rivayetleri uydurmakla bile suçlanmıştır. Fakat daha sonraki dönemlerde belli amaçları olan bazı grupların düzmece rivayetleri yayıp sonra inandırıcı olması için Hasan el-Basri'ye atfetmiş olmaları daha olasıdır.
Sayfa 132Kitabı okudu
Harun Reşit, Hac ziyareti sırasında Malik'in onu ziyarete gelmesini istemiştir. İmam Malik yine her zamanki gibi reddetmiş, onun yerine halifeyi derslerine katılmaya davet etmiştir. Bu menkibe, adil âlimlerin ilim dünyasıyla halifelik makamının dünyevi cazibeleri arasına koydukları mesafeyi gösterir.
Sayfa 141Kitabı okudu
Halife Mansur
Bağdat şehri, onun yönetiminde 762 yılında kurulmuştu. Bir yıl sonra, halife ve maiyeti Küfe'deki geçici ikametgâhlarından, yıllar içinde gelişerek Batı Asya'da emsali görülmemiş, belki ancak Konstantinopolis'in kıyaslanabileceği bir görkeme ulaşacak olan yeni başkent Bağdat'a gelmişti.
Sayfa 145Kitabı okudu