Bizim çocuklarımız, yani küçümsenen soylu yoksulların çocukları daha dokuz yaşında dünyanın adaletini öğreniyorlar. Zengin çocukları bunun farkına varamaz...
"Fakat şimdi seninleyiz. Aynı yolda yine yüreğin atmaya devam edecek... İşçilerin ve köylülerin iktidarı için..." Alyoşanın elini tuttu; salladı. Alyoşa daha önce hiç görmediği bazı şeyler gördü: İki küçük parlak gözyaşı, ironik ve titrek bir gülümseme.
"Evet, aşk büyük bir şey! dedi kırmızı düğme. "Bir zamanlar kızıl savaşa katıldık. Mermiler yanımdan ıslık çalarak geçti. Perekop'ta, bir kazak kılıcı beni ikiye ayırdı, ama tamamen değil. O günler tatlı bir rüya gibi gelip geçti. Sonra sessizlik geldi...
"Yarın akşam yemeğinden sonra gidersin, harfleri öğrenirsin. Adını yazarsın. Topu topu yirmi kişi var okuma-yazma bilmeyen. Dersler lokalde."
"Çok utanırım. Arşeni, sevgilim... O kadar da genç değilim."
"Cahil olmak daha utanç verici."