İnancın En Güzel Tarihi
Jean Bottéroİnancın En Güzel Tarihi Sözleri ve Alıntıları
İnancın En Güzel Tarihi sözleri ve alıntılarını, İnancın En Güzel Tarihi kitap alıntılarını, İnancın En Güzel Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
tanrı “işe yarar” bir nesne değildir; hele günümüzde, çağdaş dünyanın koşullarında, düne göre daha da az… o, bize mevcudiyetini bile dayatmayan, tipik ve mükemmel yararsız-karşılıksız, nedensiz-amaçsız varlıktır. fakat içimizde bu mevcudiyeti hissettiğimiz zaman, yararsızlığı, sevinci ve iyiliği deneyim olarak yaşarız.
ben olmaktayım, oluyorum!
insan, "ben’im, ben varım” diyemez, olsa olsa “ben olmaktayım, oluyorum” diyebilir. yani: önceden verilmiş bir tanıma hapsedilmiş değilim.
Sevgide yaşayanlar, durmadan Hayat'ı yaratan, Hayat'ın kendisi olan, yaşayan Tanrı'nın cemaatinin yaşatıcı üyeleri olurlar.
İnsan, "Benim, ben varım" diyemez, olsa olsa "Ben olmaktayım, oluyorum" diyebilir. Yani: Önceden verilmiş bir tanıma hapsedilmiş değilim.. Daha açıkça: Tanrı insanı özgür yaratmıştır!
Ama, gerçekten ve bütün kapsamıyla âşık olabilen insanlar da çok az değil midir?..
Sayfa 41Kitabı okuyor
Kurtarıcı olan, dinler değildir, hayata geçirdikleri sevgi ve adalettir
Kurtarıcı olan, dinler değildir, hayata geçirdikleri sevgi ve adalettir
Sayfa 120Kitabı okuyor
İnsan, “Ben’im, ben varım” diyemez, olsa olsa “ Ben olmaktayım, oluyorum” diyebilir. Yani: Önceden verilmiş bir tanıma hapsedilmiş değilim... Daha açıkça: Tanrı insanı özgür yaratmıştır!
Sayfa 70Kitabı okuyor
Musa halkına Yahve’den başka tanrı tanımamanın sadece ona bağlanmanın ve sadece ona tapmanın gerektiğini öğretmiştir bu din tarihçilerinin bir tanrıcılık Henoteizm adını verdikleri şeydir öteki tanrıların varlığı yatsınmaz fakat sadece bir tanesine bağlanırlar geri kalanlarla ilgilenilmez onlar görmemezlikten gelinir.
Nedir Kabala ?
- Kabala'dan söz ettiniz. Bu nedir?
- Bu sözcük, ''kabul edilmiş'', kuşaktan kuşağa aktarılan gelenek anlamlarına gelen İbranice qabala teriminden gelir. Bugün bu terim, genel olarak, Yahudi geleneğinin gizli, gizemli, ''batıni'' [êsotêrique] boyutunu gösterir. Kabalacılar, Tevrat'ın cümle ve ayetlerinin açık anlamlarıyla ilgilenmezler. Daha doğrusu, açıkça anlaşılan metnin altında, ona koşut olarak, gizli bir metnin de yürüdüğünü düşünürler.
Musa Yahve inancından ve ona odaklı olarak kurmaya giriştiği dinden her türlü “antropomorfizmi” yani insan biçimciliğini dışlamak istiyordu.
- Buna göre, tarihle bellek arasında karşıtlık mı söz konusu?
- Kesinlikle. Tarih, geçmiş olaylarla uğraşır; bunlardan, bugün için, ''ibret alınabilir'' ya da alınamaz, o ayrı konu. Ama bu olaylar gerçekten ''geçmiş'', olup bitmiştir. Bellek içinse, aksine, bunlar günceldir. Esas olan, 'gerçek olayın öyküsü' değil, 'olayın gerçek öyküsü'dür; yani Vahiy metninin bize sunduğu öykü...
Yahve
“Söz konusu Yahve adı, (Musa’nın dili olan İbranicede) “olmak”, “var olmak” anlamına gelen fiilin şimdiki zaman çekiminin eril tekil üçüncü şahsını gösteriyordu. Buna göre, “Yahve” demek, “O vardır”, “O orada, hazır ve nazırdır” demek oluyordu.”
Sayfa 16
"Kurtarıcı olan, dinler değildir, hayata geçirdikleri sevgi ve adalettir."
Aklımla anlayabildiğim bir tanrıyı ne yapayım ben!
Sayfa 42 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu