Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İnsanlar Konuşa Konuşa

Aziz Nesin

İnsanlar Konuşa Konuşa Gönderileri

İnsanlar Konuşa Konuşa kitaplarını, İnsanlar Konuşa Konuşa sözleri ve alıntılarını, İnsanlar Konuşa Konuşa yazarlarını, İnsanlar Konuşa Konuşa yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Nasıl olur demokratikleşme? Bir ülkenin bütün nimetlerinden, bütün varlıklarından, bütün verilerinden ve olanaklarından tüm yurttaşlar hak ettikleri,layık oldukları kadar yararlanabiliyorsa demokratikleşme vardır."
280 syf.
·
Puan vermedi
DİPÇE : 1934 yılında "Soyadı Kanunu" çıktı. Herkes kendisine soyadını kendi seçtiği için, insanların bütün gizli aşağılık duyguları ortaya çıktı. Dünyanın en cimrileri ‘Eliaçık’, dünyanın en korkakları ‘Yürekli’, dünyanın en tembelleri ‘Çalışkan’ gibi soyadları aldılar. Her türlü yağmada hep sona kaldığım için, soyadı yağmasında da hep sona kaldım. Bana ortada böbürleneceğim bir soyadı kalmadığından, kendime ‘nesin’ soyadını aldım. Herkes ‘Nesin’ diye çağırdıkça, ne olduğumu düşünüp kendime geleyim istedim.” En büyük Türk mizah ustasını tanımanın, keyifli,  bir o kadar da buruk yolculuğunun adı : İnsanlar Konuşa Konuşa İçinde 20'den fazla söyleşinin yer aldığı bu kitapta Nesin'in içtenliği, cesareti ve objektif yaklaşımının yanı sıra ülkenin sosyal ve siyasi sürecini de görüyoruz. "Babıâli'ye aşk şiirleriyle girdim, yokuşun alt başından elleri kelepçeli çıktım." diyen Aziz Nesin, sosyal  mücadeleleri açan yolun duygulardan geçtiğini belirtmek ister. Onun duygusallığını çevreleyen mizah anlayışı öykülerinde örtük mesajlara dönüşürken söyleşilerini de üslubun zirvesine taşır. Yazar Aziz Nesin'i tanımanın ötesinde birçok  olayın, bilinmeyen taraflarına  açıklık getirmesi ve dönemine ışık tutması yönüyle önemli bir belge niteliği taşıyan bu eseri okumanızı öneririm. Kitabı, #186515482 kapsamında okudum. Teşekkür ederim.
İnsanlar Konuşa Konuşa
İnsanlar Konuşa KonuşaAziz Nesin · Nesin Yayınları · 201277 okunma
Reklam
Bursa'da sürgünken Kuran dersi vererek para kazanmışsınız. - O ayrı bir olay. Ellerim kelepçelenerek Bursa'ya götürüldüm. O gün de Bursa'da Halkevi açılıyordu. Bando, mızıka çalınıyordu. Sokaklar, caddeler insanlarla doluydu. Ben, ellerim kelepçeli, iki jandarma arasında o kalabalığın ortasında yürüdüm. Jandarmalar bandonun havasına uyarak uygun adım yürümeye başladılar. Tüm ısrarıma karşın ara sokaklardan geçmediler. Bursa'da bir otele yerleştim. Kimseyi tanımıyordum. Param yoktu. Bir ara yazmalar boyayarak, resim işleyerek para kazandım. Bu arada eski yazı, Kuran dersi verdim. Camide veriyordum. Sonra uyandılar: "Bir komünist çocuklara Kuran dersi veriyor." diye. Öğrencilerimden hiçbiri gelmedi.
Sayfa 179
-Çağdaşlarınızdan biri de Çetin Altan... -Çetin Altan'ı sevmiyorum. Çok az insan beğeniyorum zaten. Çetin Altan'da büyük yazar mayası var. Ama çok kusurlu. Çok az görüşüyoruz. Zaman zaman aleyhimde bulunuyor. Onlara aldırmıyorum. Örneğin demiş ki, (Ki Çetin Altan bunu der. Babası için de, karısı için de der...) "Kendisine pasaport verilmediği için yönetimle uğraşıyor. Onun için dilekçelerle uğraşıyor, Aydınlar Dilekçesi'ni hazırladı." Çetin Altan'ı bağışlıyorum. Bu konuda hiçbir şey demiyorum Çetin Altan'a. Bütün kusurlarına rağmen yazarlığını seviyorum. İyi yazar.
Sayfa 175
Yabancılardan, tiyatro yazarı olarak çağdaşım Arthur Miller'i çok seviyorum. Harold Pinter'ı da... Yakında Türkiye'ye gelecek olan Resul Hamzatof gerçekten çok büyük bir şair. Kendisi Dağıstanlı, Avar Türklerinden. Bizden sevmediğim üç-dört kişiyi söyledim. Üstelik onları da beğenmiyorum demedim. Sevmek ve beğenmek ayrı şey, Tahsin Saraç'ı, Ülkü Tamer'i seviyorum. Haldun Taner'i severdim. Sevmediğim az var. Insan bütünüyle sevemez ki. Hepimizin kusurlari var. Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Çetin Altan da önemli yazarlar ama karakterleri bana çok aykırı geliyor
Oysa aklım fikrim Çatalca'ya kapanmakta. 72 yaşımdayım ve yazacağım bir sürü şey var. 72 yıl daha yaşamayacağım ki. Yine de, yapılması gerekir diye koşuyorum, dernekle uğraşıyorum. Ama bir bakıyorsunuz, "Aziz Nesin başkan olacak..." söylentisiyle tartışma çıkıyor. Ben ne başkan olmak istiyorum ne başka bişey. Bu derneğin kurulmasını istiyorum. Parti kurmak da istemiyorum. Neden kurayım? Benim işim yazarlıktır ve yine benim ölçülerime göre başkanlıktan, parti kurmaktan çok daha önemli bir iştir. Para mi amaçlıyorum? Böyle işlerde para kazanılmaz, kaybedilir. Ün ise, yeter... Düşmanlarımı artıracak kadar üne sahibim ben.
Reklam
Aziz Nesin Etkinliği
Aziz Nesin
Aziz Nesin
'in doğumgünü 20 Aralık 1915. Bu yıl 107 yaşına basacak büyük yazar. Düşündüm ki bana okuma alışkanlığı kazandıran bu büyük aydın için bir okuma etkinliği yapalım. Şöyle aramızda. Aybaşında başlayalım, yılbaşında bitirelim. Böylece bir kez daha anmiş oluruz. Katılmak isteyen olursa kitap ismiyle birlikte lütfen belirtsin... 1-
Gemi delinmiş su alırken keman çalmak anlamsız olduğu için, işimi bırakıp gemiyle uğraşıyorum.
Demek ki o genel kural geçerliymiş: Her ülke, her ulus layık olduğu yönetimle yönetiliyor.
143 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.